11. Hukuk Dairesi 2015/7594 E. , 2016/3525 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17.02.2015 tarih ve 2014/556-2015/100 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili ve fer"i müdahil ... vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 29.03.2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ..., davalı ... vekili Av. ... ve fer"i müdahil ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ...."nin davalı bankaya devrinden önce ... Şubesi"ne 15.12.1999 tarihinde 450.000. DEM (230.078,99 €) parasını vadeli mevduat olarak yatırdığını, yatırılan paranın ... yönetimi tarafından ..."de paravan olarak kurulmuş olan ... adlı banka hesabına aktarıldığını, davacının yüksek faiz vaadi ile kandırılarak, iradesi sakatlanarak havale talimatı imzalattırıldığını, işbirliği içinde planlı ve kasıtlı bir biçimde müvekkilinin de dolandırıldığını ve zarara uğratıldığını, bu zararın oluşmasında Sümerbank"ın sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürerek, anılan meblağın 15.12.1999 tarihten itibaren temerrüt faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın husumet, zamanaşımı, usul ve esas yönünden reddini savunmuştur.
Fer’i müdahil ... vekili, davanın reddini istemiştir.
Fer’i müdahil vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, davalının husumet itirazının yerinde olmadığı, davacının ... Şubesi"ne 15.12.1999 tarihinde 450.000 DEM (Alman Markı) mevduat hesabı açtırdığı, dava konusu mevcut paranın aslında fiilen
-/-
Kıbrıs"a aktarılmadığı, Sümerbank A.Ş."nin hakim ortaklarına ait bir kısım şirketlere kredi olarak verilmek suretiyle kullandırıldığı, taraflar arasında akdi ilişki bulunmadığından davalının sorumluluğunun BK"nın 41 ve 55 (TBK 49-66. maddeleri) ve TTK"nın 336. maddelerinden kaynaklanması, davacının zararını Off Shore Bankasından tahsil etme olanağının kalmadığının anlaşıldığı andan itibaren zamanaşımı süresinin başlaması nedeni ile davalının zamanaşımı def’inin yerinde olmadığı, davalı Bankanın en hafif kusurundan dahi sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ile fer’i müdahil vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekili ve fer"i müdahil ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekili ve fer"i müdahil ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı Banka"ya iadesine, temyiz eden fer"i müdahil ..."den harç alınmasına mahal olmadığına, 31.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.