(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/30534 E. , 2020/7532 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde 12.02.2013-28.09.2015 tarihleri arasında çalıştığını, sevkiyat sorumlusu olarak çalıştığı dönemde haftada altı gün 10.00-23.00 saatleri arasında, satın alma yetkilisi olarak çalıştığı dönemde ise haftada altı gün 08.30-18.30 saatleri arasında çalışmasına rağmen fazla çalışma ücretinin ödenmediğini, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin de ödenmediğini, iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, iş sözleşmesinin devamsızlık nedeniyle feshedildiğini, davacının herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Davacı işçinin fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücretlerine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde yapılan çalışmalar açısından da geçerlidir.
Somut uyuşmazlıkta, davalı tanıkları yerine davacı tanıklarının anlatımına itibar edilerek, davacının sevkiyat sorumlusu olarak çalıştığı dönemde haftada 18 saat, satın alma sorumlusu olarak çalıştığı son dönemde ise haftada 9 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiştir. Davalı taraf, yargılama sırasında beyanlarına itibar edilen davacı tanıklarının işveren aleyhine dava açtığını savunarak, bu davalara ilişkin dosya numaralarını bildirmiştir. Fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışmasının ispatında salt husumetli tanık anlatımına itibar edilerek sonuca gidilemeyeceğinden, husumetli tanık anlatımlarına ihtiyatla yaklaşılması gerekmektedir. Bu itibarla mahkemece öncelikle, davalı işveren tarafından bildirilen dosyalar araştırılarak, davacı tanıklarının davalı işveren ile husumetli olup olmadığı belirlenmeli, tanıkların husumetli olduğunun belirlenmesi halinde açıklanan ilke ve esaslar gözetilerek ve dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacının fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma iddiasını ispat edip edemediği yönünden bir sonuca ulaşılmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.06.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.