17. Hukuk Dairesi 2015/14889 E. , 2018/7618 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 08.09.2014 tarihinde davalı ... şirketi nezdinde trafik sigortalı aracın, davacıların murisi desteğin sürücüsü olduğu motosiklet ile çarpışması sonucu desteğin vefat ettiğini belirterek davacılar anne ve baba için 1.000,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren ticari faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsilini dava ve talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talep artırılmıştır.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 31.133,40 TL destek tazminatının ..."a, 47.332,10 TL destek tazminatının ..."a dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, ... şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti mahdut tutulmasına karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusura ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, maddi tazminata ilişkin bilirkişi raporunda
destek paylarının temyiz eden davalı lehine daha az belirlenmesine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucunda ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda, desteğin ve davacıların muhtemel bakiye yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu"na göre tespiti suretiyle hesaplama yapıldığı görülmektedir. ... ..."nun 1989/4-586 esas,1990/199 sayılı kararı ve Dairemizin yerleşik içtihatları gereği, Population Masculine Et– Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak desteğin ve davacıların muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi gerekirken, anılan biçimdeki tespite göre hesap yapan bilirkişi raporu, hükme esas almaya elverişli değildir.
Yine, anılan bilirkişi raporunda, davacıların işlemiş döneme ilişkin tazminatının hesaplanmasında herhangi bir iskontoya tabi tutulmayan geliri üzerinden doğru biçimde hesaplama yapılmış olmasına rağmen; işleyecek (bilinmeyen) dönem tazminatının hesabında, hesaba esas gelirin belirlenmesi bakımından gelirin her yıl %10 oranında artırılması ve %10 oranında iskonto edilmesi suretiyle hesaplama yapılması gerekirken, yerleşik uygulamalara aykırı şekilde, artırım ve iskonto oranının % 5 olarak kabulü de hatalı hesaplama niteliği taşımaktadır.
Bu durumda mahkemece; desteğin ve davacıların muhtemel bakiye yaşam süresinin PMF 1931 Yaşam Tablosu"na göre belirlenmesi ve işleyecek (bilinmeyen) devre hesabının yukarıda ifade edilen biçimde yapılması suretiyle, davacıların talep edebileceği tazminat miktarının hesaplanması için, konusunda uzman başka bir aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Dava niteliği itibariyle trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu"nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim tazminat miktarını hafifletebilir.
Müterafik kusur indiriminde her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılmasını gerektirir ve zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde BK.nun 44.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse ... İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Somut olayda davacıların murisi motosiklette sürücü olup murisin kask takıp takmadığı kaza tespit tutanağına göre belirsiz olup, ölü muayene tutanağına göre kesin ölüm nedeni genel beden travmasıyla kafa travmasına bağlı kafatası kırığı ve buna bağlı beyin kanaması ve gelişen komplikasyonlar olarak belirlenmiştir. Davalı vekili, kask takılmaması nedeniyle müterafık kusur indirimi yapılması gerektiği savunmasında bulunmuştur. Bu itibarla, davalının savunması üzerinde durularak mahkemece zarar görenin müterafik kusurun varlığı ve indirim yapılması gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, müterafik kusur oluşturduğunun kabul edilmesi halinde tazminattan %20 oranında indirim yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 11/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.