16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1806 Karar No: 2018/4111 Karar Tarihi: 13.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1806 Esas 2018/4111 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/1806 E. ve 2018/4111 K. sayılı karara göre, sanık silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum edilmiş ve istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçilmiştir. Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanımı için oluşturulduğu ve bu ağa dahil olanların örgütle bağlantısını gösteren teknik verilerin kesin kanaate ulaştırıcı nitelikte olduğu kabul edilmiştir. Sanığı bylock kullanıcısı olmamakla birlikte, teknik verilerle tespit edilen bylock kullanımı suçun sübutu ve vasfı açısından belirleyici nitelikte olduğundan eksik araştırma ile hüküm kurulması hatalı bulunmuştur. Ayrıca, sanığa verilen cezanın artırılması sırasında uygulanan kanun maddesinin hatalı yazılması ve suç tarihindeki yanlışlık nedeniyle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/2, TCK 62/1, 58/9, 53, 63/1.
16. Ceza Dairesi 2018/1806 E. , 2018/4111 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/2, TCK"nın 62/1, 58/9, 53, 63/1 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih 2017/16-956 E, 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 2015/3 Esas 2017/3 Karar sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının" kabul edildiği gözetilerek; Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin suçun sübutu ve vasfı açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağı ve istinaf aşamasında dosyaya gönderildiği anlaşılan veri inceleme raporu ile soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından veri inceleme raporuna dayanak delilin elde edilişi ve CMK’nın 134. maddesine göre alınan mahkeme kararı araştırılıp getirtilerek CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabul ve uygulamaya göre; a-) Sanığa üyelik suçundan verilen cezanın 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi artırılması sırasında artırım oranının doğru uygulanmasına karşın uygulanan kanun maddesinin aynı Kanunun 5/2. maddesi olarak gösterilmesi, b-) Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden, gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “24.08.2016” yerine “15.07.2016” olarak yazılması, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, 13.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.