15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/11407 Karar No: 2019/7416 Karar Tarihi: 01.07.2019
Dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/11407 Esas 2019/7416 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2017/11407 E. , 2019/7416 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik HÜKÜM : 1-TCK’nın 157/1, 52/2. maddeleri gereğince mahkumiyet 2-TCK’nın 207/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın sorgusunda bildirdiği bilinen en son adresi yerine doğrudan MERNİS adresine çıkartılan tebliğin 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10. maddesi karşısında geçerliliğinin bulunmadığı, bu nedenle sanığın temyiz talebinin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Sanığın, müştekinin adına sahte bir internet aboneliği sözleşmesi düzenlediği, müştekiyi borçlandırdığı, müşteki aleyhine Büyükçekmece 3. İcra müdürlüğünün 2009/10790 esas numaralı dosya üzerinde icra takibi yapıldığı, böylece sanığın dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edildiği olayda; 1-Dolandırıcılık suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 2-Özel belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığın, müşteki adına internet aboneliği sözleşmesi düzenlediği, ve bunu kullandığının anlaşıldığı olayda; 10.11.2008 gün ve 27050 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; sanığın eyleminin özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Kanun"un 56/2. maddesi delaletiyle 63/10. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu ve bu hükmün TCK"nın 75. maddesi uyarınca ön ödemeye tabi olduğu gözetilerek, sanığa ön ödeme önerisinde bulunulduktan sonra hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, suçun hukuki vasfında hataya düşülerek özel belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması, Kabule göre ise; TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 01/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.