
Esas No: 2016/14540
Karar No: 2017/5594
Karar Tarihi: 19.06.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/14540 Esas 2017/5594 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişiler, ... kasabası, ... mahalle, ... mevkiinde bulunan taşınmazın 102 ada 1 parsel numarası ile ... adına tesbit ve tescil edilen ve ... parselinin içinde bırakıldığını, oysa 14/03/1936 tarih ve 8 nolu tapu ile muris babaları ... ..."ya babası ... dan kalan onun ölümü ile kendilerine intikal eden 6 dönüm civarında bir yer olduğu iddiasıyla ... sınırlamasının ve tapu kaydının iptalini ve adılarına tescilini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali tescil ve 10 yıllık sürede açılan ... tahdidine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 07.07.1988 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen ... kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır.
Kadastro mahkemesinin görevi, kadastro tutanağının tanzimi tarihinden tutanağın kesinleşmesine kadar geçecek zaman içindeki itiraz ve davalar için sözkonusudur. Başka bir anlatımla; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin dördüncü fıkrasına göre, kadastro mahkemesinin yetkisi, kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar. Tutanak kesinleştikten sonra kadastro mahkemesinin görevi sona erer. Ancak, davanın varlığı tutanağın kesinleşmesini önleyecektir.
Taşınmazın kadastro tutanağı, dava tarihinde kesinleşmemiş olduğuna göre, görevli mahkeme, genel mahkeme olmayıp kadastro mahkemesidir. Görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmesi gerekir.
Belirlenen bu duruma göre, mahkemece görevsizlik kararı verilip, dosyanın kadastro mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilip yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 19/06/2017 tarihinde oy birliği ile karar verildi.