10. Ceza Dairesi Esas No: 2014/5015 Karar No: 2017/7509
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2014/5015 Esas 2017/7509 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2014/5015 E. , 2017/7509 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : . Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine göre, tebligatın bilinen en son adrese yapılması gerekir. Buna göre, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan dolayı hükmedilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına ilişkin Bakırköy Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü tarafından çıkarılan davetiyenin sanığın 25.05.2009 günü alınan savunmasında belirttiği ...Sok. No:20 Küçükçekmece/İstanbul” adresine tebliğe çıkarıldığı 10 gün içinde şubeye gelmemesi üzerine sanık hakkındaki infaz dosyasının kapatıldığı ancak tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının tebliğine ilişkin tebligat mazbatası ile Kırklareli Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü"nün çağrı yazısına ilişkin tebligat mazbatası içeriğinden, sanığın bilinen son adresinin “... Babaeski/Kırklareli” olduğunun anlaşıldığı, yapılan tebligatın bu nedenle usulüne uygun olmaması karşısında, sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazının devamına karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek mahkûmiyet hükmü kurulması, 2- Kabule göre, TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uymayan sanık hakkında davaya devam edilerek hüküm verileceği öngörüldüğünden; duruşma için sanığa gönderilen davetiyenin “tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığının iddia edilmesi nedeniyle, duruşmaya gelip bu konuda beyanda bulunması veya diyeceklerini duruşma gününe kadar yazılı olarak bildirmesi gerektiği, mazeretsiz olarak duruşmaya gelmediği ve diyeceklerini yazılı olarak bildirmediği takdirde tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığı kabul edilerek hakkında cezaya hükmolunabileceği” uyarısı ile birlikte duruşma tarihi ve saati yazılarak sanığa tebliğ edilmesi gerektiği gözetilmeden, belirtilen nitelikte uyarıyı içeren davetiye tebligatı yapılmadan ya da sanık dinlenmeden mahkûmiyet hükmü kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 28/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.