11. Ceza Dairesi 2017/15484 E. , 2017/8788 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : Sanığın 2004 takvim yılı suçundan düşme Sanığın 2005 takvim yılı suçundan mahkumiyet
A-Sanık hakkında "2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek" suçundan kurulan zamanaşımı nedeniyle düşme hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık hakkında "2004 takvim yılında sahte fatura düzenlediği" iddiası ile açılan kamu davasında; belirtilen takvim yılında düzenlenen son fatura tarihinin 14.12.2004 olması nedeniyle, gerekçeli karar başlığında "03.06.2009" olarak yanlış yazılan suç tarihinin, 14.12.2004 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen ‘2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek’ suçunun yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğü, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
B-Sanık hakkında "2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
1-Sanık hakkında “2005 takvim yılında sahte fatura düzenlediği” iddiası ile açılan kamu davasında; sanığın savunmasında suçlamayı kabul etmeyerek, düzenlenen faturalarla herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, tüm evrak ve belgelerinin çalındığını belirtmesi, sahte fatura düzenlemek suçunda suçun maddi konusunun fatura oluşu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de, alım-satım ya da hizmet ifasının belgesi olan faturaların, Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, sanığın düzenlediği iddia olunan faturaların asılları veya onaylı örneklerinin de dosya içerisinde bulunmaması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi bakımından; suça konu fatura asılları ya da onaylı suretlerinin duruşmaya getirtilip incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, faturalardaki yazı ve imzaların sanığın eli ürünü olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, faturaları kullanan İrfan Keskin"in de dinlenerek, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldığı ve sanığı tanıyıp tanımadığının sorulması, sonucuna göre toplanan tüm delillere göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
a)Sanığın düzenlediği iddia olunan son fatura tarihinin 15/12/2005 olması nedeniyle, gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 15/12/2005 tarihi yerine “03.06.2009” olarak yanlış yazılması,
b)TCK"nın 51/3. maddesine göre, cezası ertelenen sanık hakkında denetim süresinin alt sınırının hükmolunan ceza miktarından az olamayacağı gözetilmeden, ceza miktarından daha az denetim süresine hükmedilmesi,
c)Mahkûm olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki yazılı hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.12.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.