14. Hukuk Dairesi 2014/16046 E. , 2016/1516 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.11.2009 gününde verilen dilekçe ile yükleniciden temlik nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, yüklenici temlikine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili, arsa sahipleri ... ve ... ile yüklenici ... arasında 8456 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlarda arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davacının yapılacak binada 3. Kat 10 numaralı yükleniciye düşen bağımsız bölümü yükleniciden satın aldığını, ancak kendisine tapu da intikal yapılmadığını bu nedenle dava konusu 3. Kat 10 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalılar ... ve ... vekili ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/359 Esas sayılı dosyasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ileriye etkili feshedildiğini, yüklenicinin ifa etmediği eksiklikler ve ayıplı ifa ile ilgili yapması gerekenler olduğunu, eksik işler bedelinin ve kamu kurumlarına olan borçların davacı tarafça depo edilmesi gerektiğini, aksi takdirde davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Eser Sözleşmelerinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yüklemekte; yüklenici, finansı sağlayan arsa malikinin taşınmazı üzerine bina yapma işini üstlenmekte, arsa maliki ise inşa edilecek binadaki bir kısım bağımsız bölümlerin mülkiyetini yükleniciye devretmeyi vaat etmektedir.
Yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat yapmakta olduğu veya arsa sahibinin aynı zamanda yüklenici sıfatıyla hareket ederek (yapsatçı konumunda) inşa etmekte olduğu binalardandan bağımsız bölüm satın alınması halinde Türk Borçlar Kanununun 184. maddesi gereğince üçüncü kişiye yapılacak temlikin yazılı olması yeterlidir.
Bu tür davalarda mahkemece öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki iskan koşulu (oturma izni) v.s. diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Bunun için de davaya konu temlik işleminin geçerli olup olmadığı, arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenicinin borçlarının neler olduğunun sözleşme hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davacının arsa sahibi ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü yükleniciden temlik alması halinde arsa sahibini ifaya zorlayabilmesi için bazı koşulların varlığı gerekir. Türk Borçlar Kanununun 188. maddesi gereğince; “Borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları, devralana karşı da ileri sürebilir.” Buna göre temliki öğrenen arsa sahibi, temlik olmasaydı önceki alacaklıya (yükleniciye) karşı ne tür defiler ileri sürebilecekse, aynı defileri yeni alacaklıya (temlik alan davacıya) karşı da ileri sürebilir. Temlikin konusu, yüklenicinin arsa sahibi ile yaptığı sözleşme uyarınca hak kazandığı gerçek alacak ne ise o olacağından, temlik eden yüklenicinin arsa sahibinden kazanmadığı hakkı üçüncü kişiye temlik etmesinin arsa sahibi bakımından bir önemi bulunmamaktadır. Diğer taraftan, yüklenici arsa sahibine karşı edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye (davacıya) temlik etmişse, üçüncü kişi (davacı) Türk Borçlar Kanununun 97. maddesi hükmünden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz.
Yapılan bu genel açıklamalardan sonra, somut olaya gelince; arsa sahipleri ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi için arsa sahipleri tarafından açılan dava sonucunda ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/359 Esas, 2011/546 Karar sayılı kararı ile sözleşmenin ileriye etkili şekilde feshi ile birlikte davacının, yükleniciden ... Noterliği"nin 01.05.2006 tarihli ve ... yevmiye numaralı taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi ile temlik aldığı dava konusu 3. Kat 10 numaralı bağımsız bölümün davalı yüklenici hissesine düştüğü, tasfiye nedeniyle artık arsa sahipleri ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ilişkisinin sona erdiği anlaşılmıştır.
Yüklenici ile arsa sahipleri arasındaki sözleşme ilişkisinin sona ermesi ile birlikte ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/359 Esas, 2011/546 Karar sayılı kararı ile tasfiyeye karar verilmiş, kararın kesinleştiği görülmüştür. Tasfiye sonucunda dava konusu 10 numaralı bağımsız bölüm yükleniciye düşmüştür.
Dosya içerisindeki gerek ... Noterliğinin 08.03.2005 tarihli ve ... yevmiye sayılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde ve gerekse 03.08.2005 tarihli ve 16189 yevmiye numaralı ek inşaat sözleşmesinde dava konusu 10 numaralı bağımsız bölümün yükleniciye bırakıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece davacı ile yüklenici arasında düzenlenen ... Noterliğinin 01.05.2006 tarihli ve ... yevmiye sayılı taşınmaz satış vaadi sözleşmesi değerlendirilerek, davacının sözleşme bedelinden ödemediği kısım belirlenip davalı yüklenici adına depo ettirildikten sonra davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davacının yüklenicinin halefi sıfatıyla eksik imalat bedeli olan 252.140,18 TL"yi mahkeme veznesine depo etmediği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.