3. Ceza Dairesi Esas No: 2016/15943 Karar No: 2017/8239 Karar Tarihi: 07.06.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/15943 Esas 2017/8239 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında mağduru kasten yaraladığı iddiasıyla açılan davanın zaman aşımı süresi içinde hüküm kurulması gerektiğini belirtti. Ancak, sanığın suçunu işlediğinin yeterince kanıtlanmadığı ve raporun eksik olduğu için hüküm açıklanmasına geri bırakıldı. Bu kararın temyiz edilmesi sonrasında Anayasa Mahkemesi'nin kararı nedeniyle sanık hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği ortaya çıktı. Mahkeme, bu nedenle kararı bozdu ve yasanın 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesine karar verdi. Kararda bahsedilen kanun maddeleri 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi, ve 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi.
3. Ceza Dairesi 2016/15943 E. , 2017/8239 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına dair
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık hakkında mağduru 19/06/2012 tarihinde kasten yaraladığı iddiasıyla açılan kamu davası ile ilgili olarak zamanaşımı süresi içinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür. 1)Sanığın 18/06/2012 tarihli eylemi nedeniyle mağdurun yaralanmasına ilişkin ...Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesince düzenlenen 18.06.2012 tarihli raporda" omuz çıkığına redüksiyon yapıldı, sol skapula üzerinde yüzeyel abrazyon mevcut olup basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceğinin" bildirildiği görülmekle, mağdurun tüm tedavi evrakları ve raporlarının en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne gönderilerek, tarif edilen yaralanmasının kemik çıkığına neden olup olmadığı, basit tıbbi müdahale ile giderilip giderilemeyeceği hususunda kuşkuya yer bırakmayacak şekilde yeniden raporunun alınarak sonucuna göre suç vasfının tayini gerekirken yetersiz rapora dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2)Dosya kapsamından 18/06/2012 tarihli olayla ilgili karar verildiği anlaşıldığı halde suç tarihinin 10/08/2012 ve 19/06/2012 olarak gösterilmesi, Kabule göre de; 3)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinde belirilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydı ile 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 07/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.