Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1592
Karar No: 2016/3457
Karar Tarihi: 30.03.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1592 Esas 2016/3457 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/1592 E.  ,  2016/3457 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada.... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/06/2014 tarih ve 2010/447-2014/236 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl davada davalı/birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, asıl davada müvekkilinin, dava dışı firmaya ait gübre yükünün...."den..."a taşınmasının organize edilmesi işini üstlendiğini, bu amaçla....gemisinin donatanı olan davalıdan geminin kiralandığını, 12.02.2010 ve 13.02.2010 tarihlerinde yapılan kontrollerde geminin ambar kapaklarında su sızıntı ve oksitlenme olduğunun tespit edildiğini, 12.02.2010 tarihli tutanağın kaptan tarafından da imzalandığını, geminin yüke ve yola elverişli olmaması nedeniyle gümre emtiasının yüklenmediğini, geminin... Limanı"nda yükleme yapmadan beklemesi sebebiyle müvekkili şirkete faturalar kesildiğini, müvekkilinin bu faturaları ödenmek zorunda kaldığını, bu bedelin davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davanın reddini istemiştir.
    Davalı vekili, dava dışı firmaya ait yükün müvekkiline ait gemi ile taşınması konusunda tarafların anlaştıklarını, taraflar arasındaki sözleşmede hüküm bulunmamasına rağmen ve önceden haber verilmeden "ambar su testi" yapıldığını, su sızıntısı iddiası üzerine müvekkilince gemi yüklemesi bitiminde lastik, cont, poliüretan köpük takviyesi ile sızdırmaz hale getirileceği garantisi verilmesine, bu husus da tutanakla tespit edilmesine ve kaptan tarafından da imzalanmış olmasına rağmen, davacı taraf herhangi bir ihbarda bulunmadan 14.02.2010 günü taşıma sözleşmesini tek taraflı feshettiğini, su sızıntısı bulunup bulunmadığı varsa yüke zarar vecek mahiyette olup olmadığının belli olmadığını savunarak, asıl davanın reddini istemiş, birleşen davada da davalının tek taraflı olarak sözleşmeyi feshetmesi nedeniyle müvekkilinin, geminin limanda davalı taraf hizmetinde bağlı bulunduğu 4 günlük demuraj masrafı için toplam 17.770,83TL"lik fatura ve buna ilişkin cari hesap ekstresine dayanılarak icra takibi başlattığını, davalının haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, e-postalardan 3. kez yapılan ambar testinden yükün sözleşmeye uygun ve emniyetli halde taşınmayacağının sabit olduğu, kançellonun 12.02.2010"da bittiği ve o tarihte gemi yüklemeye hazır olmadığından davacının sözleşmeyi fesih hakkı bulunduğu, yükün gübre olması dikkate alındığında, davalının conta ve köpükle iyileştirme taahüdünün yeterli olmadığı, bu haliyle geminin denize elverişliliğinin dahi tehlikeye gireceği, klozda yer almadığı halde davalı sızdırmazlık testi yapmadan hazırlık mektubu verdiğinden davacının ilk testten sonra dahi fesih hakkının doğduğunun kabul gerektiği, davacının 14.02.2010 itibariyle fesih içeriği ve prosedürü yönteme uygun olduğu, birleşen dava yönünden ise, 12.02.2010 tarihli tutanağın hukuki niteliğinin TTK mad. 1064/2 gereği garanti mektubu olarak tespiti karşısında, garanti mektubunun 3. kişilere zarar verici şekilde düzenlenmesinin yasak olması göz önüne alınarak talebin reddi gerektiği, birleşen dosya davacısının, birleşen dosya davalısının yüklemeden sonra sızıntının giderilmesine muvaffakat ettiği yönündeki savunmasına tüm dosya içeriği, yazışmalar dikkate alınarak itibar edilmediği gerekçesiyle, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Asıl dava ve birleşen dava yönünden verilen kararı, asıl davada davalı birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
    1- Asıl dava ve birleşen dava yönünden davalı/davacı ... vekili 04.09.2014 tarihli dilekçesiyle asıl ve birleşen davada verilen kararı temyiz etmişse de temyiz dilekçesi ekinde tek bir temyiz başvuru ve tek bir maktu harç yatırmış, asıl dava ve birleşen davanın iki ayrı dava olması nedeniyle aleyhine kabul edilen asıl dava için yatırması gereken nispi harcın ikmali amacıyla kendisine usulüne uygun çıkartılan muhtıraya rağmen nispi peşin harç yatırmamış olmakla, aleyhine kabul edilen ve nispi harç yatırılması gereken asıl davada verilen kararı temyiz etmemiş sayılmasına karar verilmiştir.
    2- Davalı/davac.... .... vekilinin açmış olduğu birleşen davaya ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre.... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı/davacı ...vekilinin asıl davaya ilişkin verilen kararı temyiz etmemiş sayılmasına; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı/davacı... ...ı vekilinin birleşen davaya yönelik bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden birleşen davada davalı/davacı Osem Gemi ve Kimya Sanayi"den alınmasına, 30/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi