Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/281
Karar No: 2017/5527

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/281 Esas 2017/5527 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/281 E.  ,  2017/5527 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili tapuda sicilinde ... adına çalılık niteliğiyle kayıtlı ... köyü 197 ada 21 parsel sayılı 298297,33 m² yüzölçümündeki taşınmazın müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece; davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının harita mühendisi bilirkişi Hakan Ateş"in 04/03/2015 tarihli krokili raporunda (A) harfi ile gösterilen 30.526,56 m2 ve (B) harfi ile gösterilen 5.726,07 m2 olmak üzere toplam 36.252,63 m2"lik kısmının iptali ile iptal edilen bu kısmın davacı adına tapu siciline kayıt ve tesciline, dava konusu taşınmazda geriye kalan kısmın davalı adına tapu siciline kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava kadastrodan önceki nedene dayalı, 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılan tapu iptali ve tescil niteliğindedir.
    Mahkemece, davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğunun belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmişse de, çekişmeli taşınmaz çalılık niteliğiyle tespit edildiği halde taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosu yapılıp yapılmadığı sorulmamış, taşınmazın ... sayılan yerlerden olup olmadığı yöntemince araştırılmamıştır.
    ... sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin ... niteliğinin ve hukuki durumunun 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 sayılı Kanun ile sadece Devlet ormanları belirlenmiştir. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Kanun ile iadeye tabi tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.
    O halde; öncelikle, yörede yapılmış bir ... kadastro çalışması varsa bununla ilgili harita ve tutanaklar getirtilmeli, ... kadastrosunun kesinleşip kesinleşmediği belirlenmeli, önceki bilirkişiler dışında halen ... ve ... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek ... mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis, ziraat fakültelerinin toprak bölümünden mezun olan bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, varsa ... kadastro haritası ile kadastro paftası ölçekleri denkleştirilerek, sağlıklı biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıkta en az 5 ya da 6 ... sınır noktası gösterilecek biçimde, çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre
    konumu belirlenmeli, ... kadastrosu hiç yapılmamış ya da yapılmış ama henüz kesinleşmemişse dava konusu taşınmazın ve etrafını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orijinal fotokopi örneği ile en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile 1980"li yıllara ait steroskopik hava fotoğrafları ve bu fotoğraflara dayanılarak üretilmiş orijinal renkli memleket haritaları bulunduğu yerlerden istenerek, bu belgelerde dava konusu taşınmaz ile çevresi gösterilmeli, hava fotoğrafları ve dayanağı haritalar stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak bilirkişilere incelettirilip taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü; ... ya da 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde ... içi açıklık olup olmadığı belirlenmeli, bu inceleme sonunda taşınmazın ... ya da ... içi açıklık durumunda olduğu belirlenirse bu tür yerlerin zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığı düşünülmeli, taşınmazın ... ya da ... içi açıklık durumunda olmadığı belirlenirse zilyetliğin başlangıç günü, süresi ve sürdürülüş biçimi hakkında yerel bilirkişi ve tanıklardan olaylara dayalı bilgi alınmalı, taşınmazın öncesinin ne olduğu, geçmişte kime ait bulunduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, bunun ekonomik amacına uygun olup olmadığı, taşınmazın taksim, hibe veya satış yoluyla davacı yada bayilerine verilip verilmediği hususu yerel bilirkişi ve tanıklardan sorulmalı, tanıkların bilgi ve görgülerinin hangi eylemli olaylara dayandırıldığı belirlenmeli, yerel bilirkişinin imar ve ihya ile zilyetlik olgusunu hangi olaylarla nasıl hatırladıkları belirlenmeli, taşınmazın değişik bölümlerinden zirai bilirkişi marifetiyle yeterli derinlikten toprak örnekleri alınıp incelenerek, taşınmazın imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, edildi ise tarihi ve ne kadar süreyle ne şekilde zilyet edildiği belirlenmeli, 1980’li yıllara ait hava fotoğrafları ve memleket haritasında taşınmazın o yıllarda ziraat alanı olarak kullanılıp kullanılmadığı, yine fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasında gösterilerek taşınmazın zilyet ve tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı, zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenmeli, hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü oluşturan unsurların tek tek sayı olarak tarif edilmeli, ağaçların cinsi, ortalama yaşı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü ve kullanım şekli detaylı olarak incelenmeli, çekişmeli taşınmazın fiilî durumunu da belirtir şekilde rapor alınmalı ve oluşacak sonuca göre tarafların taleplerini tam olarak karşılar şekilde hüküm kurulmalıdır.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 19/06/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi