Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/10716
Karar No: 2018/4132
Karar Tarihi: 09.04.2018

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/10716 Esas 2018/4132 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, davacının tazminat talebini reddetti ve bu karar davacı vekili tarafından temyiz edildi. Mahkeme, kanunların yargı ya da idari makamlar önünde haklarını sonuna kadar arayabilme imkanı sağlaması gerektiğine dikkat çekerek, tazminat talep etme hakkının hatırlatılmadığı ve bizzat davacıya tebliğ edilmediği için dava açma süresi bakımından 1 yıllık sürenin yerine 3 aylık hak düşürücü süre uygulanması gerektiğini belirtti. Ayrıca, gerekçeli karardaki yanlış ibarelere de dikkat çekti.
Kanun Maddeleri:
- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın \"Temel hak ve hürriyetlerin korunması\" başlığı altındaki 40. maddesi, ilgili kişilere hangi kanun yolları ve mercilere başvuracaklarını ve sürelerini belirtmek zorunluluğunu getirir.
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 34. maddesinin 2. fıkrası, kararlarda başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekillerinin belirtilmesi gerektiğini belirtir.
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesinin 2. fıkrası, hazır bulunan sanığa ayrıca başvur
12. Ceza Dairesi         2017/10716 E.  ,  2018/4132 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Dava tarihi : 05/12/2014
    Hüküm : Davanın reddine

    Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Temel hak ve hürriyetlerin korunması” başlığı altındaki 40. maddesinin ikinci fıkrası gereğince; “Devlet, işlemlerinde ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü ile bireylerin yargı ya da idari makamlar önünde haklarını sonuna kadar arayabilmelerine kolaylık ve imkan sağlamayı amaçlamış, son derece dağınık mevzuat karşısında kanun yolu, mercii ve sürelerinin belirtilmesini, hak arama, hak ve hürriyetlerin korunması açısından belirtilen hususlara uyulmasını zorunlu kılmıştır.
    Bu hükme paralel olarak 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 34. maddesinin 2. fıkrasında, “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir.” Aynı Kanunun 231. maddenin ikinci fıkrasında, “Hazır bulunan sanığa ayrıca başvurabileceği kanun yolları, mercii ve süresi bildirilir.” Üçüncü fıkrada “Beraat eden sanığa, tazminat isteyebileceği bir hal varsa bu da bildirilir.” amir hükmü yer almaktadır. Kanunun 232/6. maddesinde ise; “Hüküm fıkrasında, 223 üncü maddeye göre verilen kararın ne olduğunun, uygulanan kanun maddelerinin, verilen ceza miktarının, kanun yollarına başvurma ve tazminat isteme olanağının bulunup bulunmadığının, başvuru olanağı varsa süresi ve merciinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Yasal düzenlemelere bakıldığında; gerek yüze karşı verilen, gerekse yoklukta verilen karar ve hükümlerde yasa yolunun, süresinin, merciin ve şeklinin belirtilmesi ve bu hususların karara yazılması zorunlu kılınmıştır. Somut olayda tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/03/2014 tarih, 2013/289-2014/99 sayılı beraat hükmünde tazminat talep etme hakkı hatırlatılmadığı gibi tazminat hakkının bulunduğunun kesinleşmiş beraat kararı ile birlikte bizzat davacıya tebliğ edilmediğinin görülmesi karşısında, dava açma süresi bakımından CMK"nın 142/1 maddesinde belirtilen 1 yıllık sürenin dikkate alınması gerektiği gözetilmeyerek, aynı maddede belirtilen 3 aylık hak düşürücü sürede davanın açılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmesi,
    2-Gerekçeli karar başlığında dava ve dava tarihi yerine, suç tarihi ve suç yeri ibarelerine yer verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi