
Esas No: 2017/11609
Karar No: 2019/7345
Karar Tarihi: 27.06.2019
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - 1136 sayılı Avukatlık Kanuna Muhalefet - görevi kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/11609 Esas 2019/7345 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, 1136 sayılı Avukatlık Kanuna Muhalefet, görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : 1-)Sanık ... hakkında görevi kötüye kullanma suçundan, CMK"nun 223/2-e maddesi uyarınca beraat
2-)Sanık ..."in müşteki ..."e yönelik eylemi nedeniyle nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan, TCK"nun 158/1-d,35/1-2,62,52/2 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
3-)Sanık ..."in katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., müştekiler ... ve..."e yönelik eylemleri nedeniyle nitelikli dolandırıcılık suçundan, TCK"nun 158/1-d, 62, 52/2-4 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet (9 kez)
4-)Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, TCK"nun 204/1, 43/1, 62 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
-)Sanık... hakkında 1136 sayılı Avukatlık Kanununa muhalefet suçundan, 1136 sayılı Kanun"un 63/3, TCK"nun 62, 52/2 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Görevi kötüye kullanma suçundan sanık..."un beraatine ilişkin hüküm, o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından; nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık..."in mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ... müdafisi tarafından esasa yönelik, katılanlar Hasan ile Kamil vekili tarafından vekalet ücreti ile sınırlı olarak; resmi belgede sahtecilik ve 1136 sayılı Avukatlık Kanuna muhalefet suçundan sanık Zafer Yegen"in mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ...müdafisi ile O yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık..."in, beyanına göre Almanya... Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olduğu; ancak Türkiye"de avukatlık yapma yetkisinin bulunmadığı, buna rağmen isim benzerliğinden de yararlanmak suretiyle diğer sanık ..."a kendisini Av. ... olarak tanıttığı, aynı şekilde sanığın katılanlara ve müştekilere kendisini avukat olarak tanıtıp diğer sanık ...ile birlikte çalışıyormuş izlenimi verdiği, yine gerçek avukat olan sanık ..."un kimlik bilgileri üzerine kendi resmini yapıştırıp avukat kimliği olarak kullandığı, bu şekilde katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile müştekiler... ve ..."den dava veya hukuki işlerini takip etmek üzere vekalet ve vekalet ücreti ya da masraf adı altında bir miktar para, tahsile koymak üzere çek ve senet aldığı, müşteki..."den ise vekalet ve iş aldığı halde bu işin karşılığı vekalet ücreti ya da para almadığı, böylece sanık..."in avukatlık mesleğini yapma yetkisi olmadığı halde kendisini müştekilere ve katılanlara avukat olarak tanıtıp, noterler tarafından düzenleme şeklinde yapılan sahte vekaletname düzenlenmesini sağlayarak ve bu vekaletleri icra ve dava dosyalarında kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve 1136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarını; suç tarihi itibari ile gerçek avukat olan diğer sanık..."un ise sanık... ile birlikte hareket ederek görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda;
1-Sanık ... hakkında görevi kötüye kullanma suçundan verilen beraat hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanığa yüklenen “görevi kötüye kullanma” suçunun kanunda öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesine göre 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, zamanaşımını en son kesen 14/12/2010 tarihli sorgu ile inceleme günü arasında bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanık hakkında açılan kamu davasının aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı sebebiyle DÜŞMESİNE,
2-Sanık... hakkında 1136 sayılı Avukatlık Kanununa muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Avukat olmayan sanığın, kendisini avukat olarak tanıtıp, katılan..."den tahsil edilecek çekleri alıp, kendisini alacaklı gibi gösterip takibe koyarak, katılandan para aldığı şeklinde gerçekleşen eyleminin, avukatlık kanununa aykırılık suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmaması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafisinin ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, soruşturma aşamasında alınan ekspertiz raporu, noter vekaletnameleri, sahte avukat kimliği, icra ve dava dosyaları ile tüm dosya kapsamına göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmaması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafisinin ve katılanlar... ile... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-)Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi suretiyle fazla adli para cezası tayini,
b-)1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, mahkumiyet kararı verilmesi halinde, kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafisinin ve katılanlar... ile ... vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın müşteki ..."e yönelik eyleminden kurulan hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "120 gün", “90 gün", “75 gün” ve “1.500 TL” terimlerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 gün", “3 gün”, “2 gün” ve "40 TL" ibarelerinin eklenmesi; yine nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile müştekiler ...ve..."ya yönelik eyleminden kurulan hüküm fıkralarından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "120 gün", “100 gün” ve “2.000 TL” terimlerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 gün", “4 gün” ve "80 TL" ibarelerinin eklenmesi; ayrıca hüküm fıkrasına "katılanlar ... ile ... kendilerini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 2640 TL vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılanlara verilmesine" fıkrasının eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafisinin ve O yer Cumhuriyet savcısının sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-)Sahte olarak düzenlenen ve sanık tarafından kullanılan noter vekaletnamelerinin, kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belge niteliğinde olması nedeniyle sanık hakkında hükmolunan cezadan TCK"nın 204/3. maddesi gereğince artırım yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurularak eksik ceza tayini,
b-)Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas sabıkası bulunduğu halde TCK"nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafisinin ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.