20. Hukuk Dairesi 2015/17083 E. , 2017/5503 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dilekçesinde özetle; ... Merkez, ... köyü 11 parsel sayılı taşınmazın ormandan ... adına çıkartılan kısmının tapusunun iptali ile ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıların ölü oldukları ve mirasçıları tespit edilemediğinden kayyum tayin ettirilmek sureti ile kayyum ... davaya dahil ettirilmiş
Mahkemenin 2008/156 E. sayılı dosyasında davacıları ... ve toplam 12 kişi tarafından davalı ... hakkında aynı taşınmaz ile ilgili tapu iptali ve tescil davası açıldığı, tapuda malik görünen şahısların kim olduklarının belli olmadığı, 50 yıldan fazla müvekkilleri tarafından zilyet ve tasarruf edildiği ileri sürülerek TMK"nın 713/2. maddesine göre müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini talep ettiği, irtibat nedeniyle her iki dava dosyası birleştirilmiş ise de daha sonra tefrik edilerek ayrı dosyalardan yargılama yürütüldüğü, tefrik kararından sonra bu dosyanın davacılarınca eldeki davaya müdahale talebinde bulunulduğu, davaların birleştrilmesi bu talep kabul görmezse davaya müdahil olarak kabulleri ve 2008/156 Esas sayılı dosyada toplanan deliller çerçevesinde ve o dosyadaki talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece; davacı ... vekili 6292 sayılı Kanuna göre davadan vazgeçtiğini beyan ettiğinden vazgeçme nedeni ile davanın reddine, müdahillerin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından hükmün düzelterek onanması talebi ile temyiz edilmiştir.
Dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Yörede, 1946 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen ... kadastro çalışması ile 1976 yılında kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması, 1988 yılında kesinleşen 3373 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması vardır.
Dosya kapsamına göre 6292 sayılı Kanun hükümleri göz önünde bulundurularak hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak, tapuda davalıların murisi adına kayıtlı olan çekişmali taşınmazın 2/B maddesi uyarınca ... sınırları dışarısına çıkarılan alanda kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasından, davacı ... vekili 6292 sayılı Kanunun 7/1-b maddesi uyarınca vazgeçildiğini bildirir dilekçe sunmuş ve anılan Kanun hükmü uyarınca davadan vazgeçmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.05.2015 tarih ve 2013/1860 Esas - 2015/1451 Karar sayılı ilâmında da benimsendiği üzere; ilke olarak her dava, açıldığı tarihteki fiilî ve hukukî sebeplere göre 6100 sayılı HMK"nın 297. maddesi çerçevesinde hükme bağlanır. Ne var ki, dava açıldıktan sonra ortaya çıkan bir olay nedeniyle
artık dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek ya da neden kalmıyorsa, burada davanın konusuz kalmasından sözedilebilir. Bununla birlikte 6292 sayılı Kanunun 7/1-b maddesinin açık hükmü uyarınca davacı ... vekili davadan vezgeçmiş olup, vazgeçme ile dava edilen şeyin ortadan kalkması veya davanın konusuz kalması söz konusu değildir. Mahkemece 6292 sayılı Kanunun 9/5. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına ve vekalet ücretine takdirine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davalılar vekili için 1.320,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine karar verilmesi doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
Bu sebeple; hüküm fıkrasında yer alan (5) numaralı fıkranın hüküm yerinden tamamen çıkartılmasına”, bunun yerine, “5- 6292 sayılı Kanunun 9/5. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin tarafların üzerinde bırakılmasına ve vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA 15/06/2017 günü oy birliği ile karar verildi.