Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/22676 Esas 2017/2582 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22676
Karar No: 2017/2582
Karar Tarihi: 15.05.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/22676 Esas 2017/2582 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/22676 E.  ,  2017/2582 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece el atmanın önlenmesi talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebi yönünden ise istemin reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dava, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
    Davacı; mirasbırakana ait 2919 ada 12 parselde yer alan dükkanı, davalının herhangi bir ayni veya şahsi hakka dayanmadan kullandığını belirterek davalının elatmasının önlenmesine, taşınmazın tahliyesine ve ecrimisile hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı; kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, önceki dönemlere ait kira bedellerini mirasçılardan ...’e ödediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davanın, kısmen kabulüne ilişkin verilen karar Dairece "... davanın, hükmedilmesi istenen ecrimisil miktarı üzerinden harç ödenmek suretiyle açıldığı, el atmanın önlenmesi yönünden harç yatırılmadığı gibi, yargılama sırasında da bu yönden harç ikmali yapılmadığı...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, taşınmazın tahliye edilmiş olmasından dolayı elatmanın önlenmesi konusunda karar verilmesine yer olmadığına, dava tarihinde davalının taşınmazı haksız işgal ettiği kanıtlanamadığından ecrimisil isteminin reddine karar verilmiştir.
    Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK"nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı)
    Somut olaya gelince, davalı kiracılık savunmasına dayanmış olup, 20.09.2010 tarihli kira sözleşmesinde, kiraya verenin paydaşlardan ... eşi ... olduğu, kiraya verenin diğer paydaşlardan onay almadığı, ...’in payı gözetildiğinde paydaş çoğunluğunun bulunmadığı, Türk Medeni Kanunu 691.maddesi uyarınca sözleşmenin davacılar için bağlayıcı olmadığı, üçüncü kişi olan davalının kullanımının haklı ve geçerli nedene dayanmadığı gözetilerek, dava konusu edilen 20.12.2005 tarihi ile dava tarihine kadar ki dönemler arasında ecrimisile hükmedilmesi gerekirken yanılgı ile ecrimisilin reddine karar verilmesi doğru değildir.
    Davacı vekilinin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.