8. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/2265 Karar No: 2010/5123 Karar Tarihi: 28.10.2010
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/2265 Esas 2010/5123 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2010/2265 E. , 2010/5123 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tescil
... ile Hazine ve ...Belediye Başkanlığı aralarındaki tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Yomra Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 02.12.2009 gün ve 133/349 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, kadastro çalışmalarında miras bırakanları adına tesbit edilen ve daha sonra kendisi ile müşterekleri adına intikali yapılan 134 ada 30 ve 407 ada 25 parsellerin devamında yer alan ve eklemeli zilyetliklerinde bulunan bir kısım taşınmaz bölümlerinin paftasında yol olarak gösterildiğini açıklayarak, söz konusu parsellere eklenmek suretiyle adlarına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine temsilcisi, dava konusu taşınmaz bölümlerinin yol olduğunu, açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, teknik bilirkişinin 19.11.2009 tarihli rapor ve krokisinde A harfi ile gösterilen 42,32 m2 taşınmaz bölümünün 134 ada 30 parsele eklenerek kayıt maliki adına tesciline, fazla ilişkin talebin reddine karar verilmesi üzerine; hükmün, kabule ilişkin bölümü davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro çalışmaları sırasında paftasında yol olarak gösterilen taşınmazın TMK.nun 713/1.maddesi uyarınca tescili isteğine ilişkindir. TMK.nun 715.maddesinde yolların, yararı kamuya ait mallardan olduğu açıklanmıştır. Dosyadaki bilgilere göre, tescil konusu taşınmaz 1.6.2006 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında paftasında yol olarak gösterilmiştir. Böyle bir yerin kazanılabilmesi için kamunun yararlanmasına terk ve tahsis edilen yerlerden bulunmaması ve paftasında gösterildiği tarihten itibaren 20 yıldan fazla süre ile koşullarına uygun olarak tasarruf edilmiş olması gerekir. Somut olayda; dava konusu yer 1.6.2006 tarihinde paftasında yol olarak bırakılmış, dava ise 2.7.2009 tarihinde açılmıştır. Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre kadastro çalışmalarında tesbit dışı bırakılan yerlere ilişkin olarak paftasında gösterildiği tarihten itibaren makul süre içerisinde açılmış olan davalarda, tesbit dışı bırakıldığı ya da paftasında yol olarak gösterildiği tarihten geriye doğru kazanmayı sağlayan sürenin nazara alınması gerekmektedir. Ancak somut olayda, dava konusu taşınmazın paftasında yol olarak bırakılma tarihinden 3 yıl sonra 2.7.2009 tarihinde açılmış bulunan davanın makul süre içinde açıldığından söz edilemez. Davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.