Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3391 Esas 2018/4007 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3391
Karar No: 2018/4007
Karar Tarihi: 08.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3391 Esas 2018/4007 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi, silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla ilgili yapılan mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi ve temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Mahkeme, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği, vicdani kanının kesin ve tutarlı verilere dayandırıldığı sonucuna vardı. Hüküm, CMK’nın 302/1. maddesi gereğince esastan reddedildi ve ONAYLANDI.
Kanun maddeleri: TCK'nın 314/2, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanun'un 5/1 maddeleri.

16. Ceza Dairesi 2018/3391 E. , 2018/4007 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 53/1, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
CMK 262 maddesi uyarınca sanığın eşi tarafından yapılan temyiz isteminin yasal süresinden sonra olduğu belirlenerek sanık müdafiinin temyizi üzerine vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA 08.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.