Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/9403 Esas 2022/4953 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinde, borçluların; takip talebinde alacak miktarlarının gerçeği göstermediğini, ödeme emri ekinde ipotek belge suretlerinin gönderilmediğini ve sair şikayetlerini ileri sürerek takibinin iptaline karar verilmesini talep ettikleri, ... Petrol ... Ticaret A.Ş.’nin şikayetçi olduğu aynı talepleri içeren ... 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 21/01/2020 tarih, 2019/665 E. - 2020/42 K. sayılı dosyasının asıl dava olan ... 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/648 E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği ve asıl dava dosyasında devam edilen yargılama sonucunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verildiği, borçlular tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
HMK'nın 166. maddesinde davaların birleştirilmesi düzenlenmiş olup, birleştirilen davalar birlikte incelenip karara bağlanır.
Ayrıca, asıl dava ile birleşen dava birbirinden bağımsız olup, davacının her davadaki talebiyle ilgili olarak, HMK. nın 297 ve 359. maddelerine uygun biçimde, ayrı ayrı, açık ve infazda tereddüte yol açmayacak şekilde hüküm kurulması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, dosya kapsamından, ilk derece mahkemesince asıl dava hakkında karar verilmiş ise de, birleşen dava hakkında bir karar verilmediği anlaşılmıştır.
Söz konusu asıl dava ile birleşen dava birbirinden bağımsız olup şikayetçilerin her davadaki talebiyle ilgili ayrı ayrı, açık ve infazda tereddüte yol açmayacak şekilde hüküm kurulması gerekirken, birleşen dava dosyası hakkında bağımsız bir hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ayrıca 6100 sayılı HMK'nın, "hükmün kapsamı" başlığını taşıyan 297. maddesinin (b) bendinde tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile T.C. kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerinin de kararda yer alması gerektiği düzenlenmiştir.

Mahkemece, gerekçeli karar başlığında birleşen dosya tarafının da adına, adresine ve vekil bilgilerine yer verilmesi gerekirken, hükmün karar başlığı kısmında ilgilinin yer almaması ve birleşen dosya hiç yokmuş gibi hüküm kurulması da isabetsizdir.
Yukarıda yapılan tespit ve açıklamalar karşısında ilk derece mahkemesince asıl ve birleşen davalar hakkında HMK. nın 359. maddesine uygun şekilde ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, ... 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 21/01/2020 tarih, 2019/665 E. - 2020/42 K. sayılı birleşen dosyası hakkında hüküm kurulmaması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle, re' sen değerlendirme yapılarak, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 29/06/2021 tarih ve 2020/1445 E. - 2021/1551 K. sayılı kararının re'sen (KALDIRILMASINA), ... 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 14/02/2020 tarih, 2019/648 E. - 2020/102 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, bozma nedenine göre borçluların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de, Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 21/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.