16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2201 Karar No: 2018/4002 Karar Tarihi: 08.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2201 Esas 2018/4002 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi tarafından görülen bir davada, suçlu olarak kabul edilen kişinin TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine karar verildi. Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın temyiz edilmesi sonrasında yapılan incelemede, yargılama sürecindeki tüm usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. Temyiz talebinin reddi nedeni bulunmadığından işin esasına geçildi ve sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediği için temyiz davasının esastan reddiyle hükmün onaylanmasına karar verildi. Kararda geçen kanun maddeleri şöyle açıklanabilir: TCK'nın 314/2 maddesi silahlı terör örgütüne üyeliği, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi terör örgütü kurma veya yönetme suçlarını, TCK'nın 62 maddesi ise cezayı artıran nedenleri ifade ederken, 53, 58/9, 63 maddeleri ise terör örgütüne yardım ve yataklık, suç işlemeye tahrik ve örgüt propagandası yapmayı suç olarak tanımlar.
16. Ceza Dairesi 2018/2201 E. , 2018/4002 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : Sanığın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1,TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince verilen mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 08.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.