Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1306
Karar No: 2014/2005
Karar Tarihi: 17.03.2014

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/1306 Esas 2014/2005 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/1306 E.  ,  2014/2005 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Antalya 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 12/03/2013
    NUMARASI : 2012/72-2013/93

    Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
    Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -KARAR-
    Davacı vekili asıl davada, müflis T.. Tarım Ürün.San.Tic.A.Ş. hakkında Antalya 4. İcra Müdürlüğü"nün 2009/2 İflas sayılı dosyasında sıra cetveli düzenlendiğini, 24.08.2010 tarihinde tebliğ edilen sıra cetvelinde 1. sırada müvekkilinin alacağı ile birlikte ilk sırada M.. D.."in 126.384,38 TL, M.. D.."in 89.513,27 TL rehin alacaklarının kaydedildiğini, müvekkilinin alacağının kıdem, ihbar ve ücret alacağına ilişkin olduğunu, davalıya ait takibin dayanağı 30.12.2004 tarihli iş sözleşmesinin gerçek olmadığını, müflis ile davalının muvazaalı hareket ettiğini, davalının gemi adamı olarak SGK kayıtlarında gösterilmeyen iş akdi nedeniyle maaşının 1.500 USD değil, asgari ücret olduğunu, davalının takip konusu miktarda alacaklı olduğunun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca gemi alacaklarının bir yılda zamanaşımına uğrayacağını ileri sürerek, davalı alacağının sıra cetvelinden çıkarılmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili asıl davada, müvekkilinin T... Tarım Ürün. San. Tic. A.Ş. adına tescilli Nazlı-1 isimli teknenin personeli olduğunu, şirketin tasfiye sürecine girmesi ile alacaklarını alamadığı gibi, alacaklarını karşılayacak şirketin tek mal varlığı olan teknenin batmaması için çalışmalarda bulunup, tekneye sahip çıkmak zorunda kaldığını, yıllarca maaş almadan çalışmak zorunda kaldığını, muvazaa iddiasının yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davacı vekili birleşen davada, sıra cetvelinde 1. sırada bulunan davalı M.. D.."in alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davada ispat yükünün hem alacaklı olduğu, hem de alacağın miktarı yönünden davalı alacaklılara ait olduğu, davalı tarafça SGK kayıtları dışında yazılı bir delil bildirilmediği, getirtilen kayıtlara göre her iki davalının dava dışı müflis şirkette 2005 yılından itibaren asgari ücretle çalıştıklarının anlaşıldığı, mahkemece SGK kayıtlarına göre davalıların alacaklı oldukları miktar yönünden bilirkişi raporu alındığı, davalı tarafça ücret ile ilgili
    başka bir yazılı delil bildirilmediğinden, bilirkişi raporunun karara esas alındığı belirtilerek, davanın kısmen kabulü ile Antalya 4. İcra Müdürlüğü"nün 2009/2 iflas sayılı dosyasında sıra cetvelinin davalı M.. D.."in kabul edilen alacağı miktarına yönelik kısmen iptaline, M.. D.."in alacağının sıra cetvelinin aynı sırasında 20.946,60 TL olarak kaydına, Antalya 4. İcra Müdürlüğü"nün 2009/2 iflas sayılı dosyasında sıra cetvelinin davalı M.. D.."in kabul edilen alacağı miktarına yönelik kısmen iptali ile M.. D.."in alacağının sıra cetvelinin aynı sırasında 20.946,60 TL olarak kaydına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Asıl ve birleşen dava, kayıt terkin istemine ilişkindir. Davacı vekili asıl ve birleşen davada davalıların alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürdüğü gibi, davalının 38 ay boyunca ücret almadıkları savunmasının gerçeği yansıtmadığını belirtip, aylık ücretlerin davalılara herhangi bir şekilde ödenip ödenmediği hususunu da uyuşmazlık konusu yapmıştır.
    Davalı alacağının gerçek bir hukuki ilişkiye dayanmadığı ve muvazaalı oluşturulduğu iddiasına dayalı kayıt terkin davalarında ispat yükünün davalı alacaklıda olduğu ve davalının bu alacağın varlığını ve miktarını, takipten önce düzenlenmiş ve üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebilecek nitelikteki delillerle ispatlaması gerektiği tartışmasızdır. Ne var ki, davacının iddiası gerçek bir alacağın bulunmadığı değil, alacağın bulunduğu fakat sona erdirildiği noktasında ise, kural olarak ispat külfetinin yer değiştirdiği kabul edilmeli, bir diğer ifade ile ödeme gibi sebeplerin varlığını ispat yükü davacıya yüklenmelidir. Dairemizin yerleşik uygulaması (29.04.2013 tarih ve 1989 E., 2755 K sayılı ilamında olduğu üzere) bu yöndedir.
    Mahkeme isabetli olarak davacının muvazaa iddiası yönünden ispat yükünü davalı tarafa yükleterek sonuca gitmiş ise de, davacının, alacağın bulunduğu fakat, ödendiği yönündeki iddiası ile ilgili davacıya ispat külfeti yükletilmelidir.
    Bu durumda mahkemece, davacı tarafa, alacağın ödendiği yönündeki iddiası ile ilgili delillerini sunması için imkan tanınması, müflis şirketin ticari defterlerine dayanılması halinde, müflis şirket yönünden 6100 sayılı HMK"nın 221. maddesi uyarınca işlem yapılması, ticari defterlerle ilgili zayi belgesi alnıp alınmadığının araştırılması, gerekirse ticari defterlerin bulunduğu yerde keşif yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, asıl ve birleşen davada davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi