14. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/15956 Karar No: 2016/1279 Karar Tarihi: 02.02.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/15956 Esas 2016/1279 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2014/15956 E. , 2016/1279 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 22.06.1995 tarihinde noterde yapılan düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesi ile davalının ... ilçesi, ... Mahallesi 22 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki payını müvekkiline satmayı vaad ettiğini, taşınmazın daha sonra ifraz edilerek davalının payına düşen kısmın 22 ada 4 parsel sayılı taşınmaz olarak müstakilen tapuya tescil edildiğini, söz konusu taşınmazın bu tarihe kadar müvekkili tarafından kullanıldığını ancak davalının tapuda ferağ vermeye yanaşmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile müvekkili adına tescilini, mümkün görülmediği takdirde tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş; ayrıca davalının maddi durumunun elverişli bulunmadığından bahisle gerekli harç ve giderleri ödeyemeyeceği belirtilerek adli yardım isteminde bulunmuş, mahkemece 20.10.2014 günlü ve 2010/359 Esas, 2014/287 Karar sayılı ek kararı ile adli yardım isteminin reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı HMK’nın 334 ilâ 340. maddelerinde düzenlenmiş olup 336/3. maddesinde adli yardım talebinin kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtay’a da yapılabileceği belirtilmiş, 337/1. maddesinde de duruşma yapılmaksızın istem hakkında bir karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla, temyiz edenin adli yardım talepleri hakkında temyiz incelemesini yapacak Daire tarafından bir karar verilecektir. Diğer taraftan, 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (I) sayılı tarifenin yargı harçları başlığını taşıyan kısmında, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden tarifede gösterilen oranda nispi karar ve ilam harcı alınacağı hükme bağlanmış ve aynı kanunun 16. madde düzenlemesi ile de temyize konu kararla ilgili davanın nispi harca tabi olacağı öngörülmüştür. HUMK’nın 434. maddesinde (6100 sayılı HMK’nın 366 maddesi yollamasıyla 344. maddesi), temyiz dilekçesi verilirken gerekli harcın tamamının ödenmesi gerektiği, 10.05.1965 tarih 1/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararıyla da peşin ödenmesi gerekli temyiz harcının hüküm altına alınan karar ve ilam harcının dörtte bir olacağı kabul edilmiştir. Ayrıca, HUMK’nın 434/III. maddesinde (6100 sayılı HMK’nın 368 ve 344. maddeleri), dörtte bir oranındaki harcın ödenmemesi halinde yapılacak işlemin usul ve esasları gösterilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin adli yardım istemi hakkında HMK’nın 336/3 maddesi uyarınca Dairemizce bir karar verilmesi gerektiğinden mahkemenin 20.10.2014 günlü adli yardım isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verilerek adli yardım isteminin incelenmesine geçildi: SONUÇ: 1- Dosyada mevcut delil durumuna göre, davalının temyiz harç ve giderlerini ödeme gücünden yoksun olduğu kanaatine varılamadığı, başka bir deyişle HMK"nın 334/1. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmediği anlaşıldığından, davalı vekilinin adli yardım talebinin reddine, 2- Karar ve ilam harcı tutarının 1/4 oranındaki nispi temyiz harcının tamamlanması bakımından HUMK’nın 434/III. maddesi uyarınca işlem yapılabilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 02.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.