23. Hukuk Dairesi 2013/9129 E. , 2014/1956 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bakırköy 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/06/2013
NUMARASI : 2011/556-2013/341
Taraflar arasındaki karşılıklı alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün asıl davada davalı-karşı davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl davada davalı-karşı davada davacı Vek. Av. M.. P.. ve Av. D. Ç. P. ile asıl davada davacı-karşı davada davalı Vek. Av. A.. K.."nin gelmeleriyle duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Asıl davada davacı-karşı davada davalı vekili, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi gereğince müvekkilin edimini yerine getirdiğini, ancak alacağının ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere 20.000,00 TL"nin 04.03.2011 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
17.04.2013 tarihinde dava ıslah edilmiş ve 129.125,61 TL"nin tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Asıl davada davalı-karşı davada davacı vekili, iş mahkemelerinin görevli olduğunu, taraflar arasındaki ilişkinin 31.10.2009 tarihinde karşılıklı olarak sona erdirildiğini, davacı şirket çalışanlarının ödemelerinin müvekkili şirket tarafından yapıldığını, davacı alacağının da aralıklarla ödendiğini, yapılan ödemeler nedeniyle davacıdan 9.000,00 TL alacaklı olduklarını savunarak, asıl davanın reddini istemiş ve 9.000,00 TL"nin asıl davada davacı-karşı davada davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı defterlerinde dava tarihi itibariyle davacının 188.376,72 TL alacaklı göründüğü, üst işveren olan davalının davacı işçilerinin SGK prim borçlarını üstlendiği ve 6111 sayılı Kanun kapsamında ödemesi gereken miktarın 59.251,11 TL olduğu, bunun davacı alacağından tenzili gerektiği, dosyadaki belgelere göre iş akitlerinin işçiler tarafından
feshedildiği, kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesinin gerekmeyeceği, davalı yanca işçilere yapılan ödemelerle ilgili açıklayıcı beyan ve belge sunulmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kabulüne, 129.125,61 TL"nin davalıdan tahsiline, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davalı-karşı davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Asıl davada, sözleşme gereği verilen hizmete ilişkin olarak düzenlendiği iddia edilen faturaların bedeli, karşı davada ise davacıya ve çalışanlarına davacının alacak miktarından daha fazla ödeme yapıldığı iddia edilerek bu miktarın tahsili talep edilmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmişse de, hükme esas alınan bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun olmayıp yeterli inceleme ve araştırmayı içermemektedir. Sözleşme ile tarafların yükümlülüklerinin neler olduğu, taraf defterlerinde kayıtlı olan alacak miktarı ve dayanakları, davalının dosyaya sunduğu ödeme belgeleri birlikte değerlendirilip, öncelikle davacı işçilerinin iş akitlerinin feshi konusunda taraf delilleri toplanıp varsa tanıklar da dinlenmek suretiyle iş akitleri feshedilmişse kim tarafından ve hangi sebeplerle feshedildiği, davacı çalışanlarına davalı-karşı davacı yanca yapılan ödemeler, bu ödemelerin gerekip gerekmediği ve taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin devam ettiği döneme ilişkin olup olmadıkları üzerinde durulmalıdır. Davalı yanca ödeme yapıldığı belirtilen davalı işçilerinin işyeri dosyaları ve SGK kayıtları da getirtilip incelenmelidir. Yapılan bu açıklamalar doğrultusunda, özellikle iş mevzuatı ve bu alandaki uygulamaları bilen uzman bir bilirkişi seçilerek, açıklamalı, gerekçeli, denetime elverişli ve tarafların önceki raporlara yapmış oldukları itirazları da karşılayan yeni bir rapor alındıktan sonra uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl davada davalı-karşı davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün asıl davada davalı-karşı davada davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan asıl davada davalı-karşı davada davacı yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davacı-karşı davada davalıdan alınarak asıl davada davalı-karşı davada davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.