Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama

Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...... mağdur ..... yönelik eyleminin sübutu kabul, takdire ve bozma nedeni saklı kalmak koşulu ile tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanık ...... amcasının oğlu olan mağdur ....., sanığın eşi ....... ile arkadaşlık yaptığı, sanığın evde bulunmadığı zamanlarda gelerek sanığın eşiyle ilişkiye girdikleri, bu durumu öğrenen sanığın eşini ve mağduru takip ettiği, olay günü sanığın küçük çocuğunu hastaneye götürdüğünü öğrenen mağdurun, sanığın eşiyle görüşmek için sanığın evine geldiği, hastaneden gelen sanığın mağduru görmesi üzerine mağdurun evden çıktığı ve kaçtığı, sanığın evde bulunan av tüfeğini alarak mağdurun arkasından gidip etkili mesafeden ateş ederek mağdurun sırt sağ orta bölgesinden isabet sağlayıp sağ böbrekte, sağ akciğerde, karaciğerde, diyafragmada, kolonda yaralanmaya, hematoraksa, pnömotoraksa ve yaşamını tehlikeye sokan duruma neden olacak nitelikte yaraladığı olayda;
a-) Hedef alınan vücut bölgesi, kullanılan vasıtanın elverişliliği ve yaraların niteliği birlikte değerlendirildiğinde, sanığın eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu anlaşıldığı halde, sanığın kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması yerine, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı biçimde kasten yaralama suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi,
b-) Mağdurdan kaynaklanan sanığa yönelen haksız tahrik oluşturan davranışların ulaştığı boyut dikkate alınarak, 1/4 ile 3/4 oranları arasında cezadan indirim öngören TCK"nın 29. maddesinin uygulaması sırasında, cezadan alt ve üst sınırlar arasında makul bir indirim yapılması yerine, yazılı biçimde 1/4 oranında indirim yapılması suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 28/01/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.