Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/1603 Esas 2022/5988 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli mala zarar verme ve suç uydurma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I- Sanık hakkında suç uydurma suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleştiği 05.01.2012 ile ikinci suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla ikinci suçun işlendiği 03.06.2012 tarihleri arasında zamanaşımı süresinin durduğu belirlenerek yapılan incelemede,
Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK'nın 271/1. maddesine uyan suç uydurma suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, sanığın savunmasının alındığı 14/01/2011 tarihi ile mahkumiyet hükmünün verildiği 25/05/2021 tarihi arasında başkaca zamanaşımını kesen sebep bulunmadığından, aynı Yasanın 66/1-e, 66/2. maddelerinde öngörülen 8 yıllık asli zamanaşımının geçmiş bulunması gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Sanık hakkında yakarak mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanık hakkında ... Gıda Pazarlama San. Ve Tic. Ltd. Şti. isimli iş yerine ait ... plaka sayılı araç ile şirket yetkililerine haber vermeksizin dağım yaparak ve faturasız mal satarak kazanç elde ettiği, şirket yetkililerin sanıktan şüphelenmesi sebebi ile kullanımında olan aracı yakarak suç uydurma eylemini gerçekleştirdiğini ve aracın yanması neticesinde kullanımında olan aracın yakınında bulunan başkaca aracın yanmasına sebebiyet verdiğinden bahisle mala zarar verme eylemini de gerçekleştirdiğinin iddia edildiği, ancak sanığın aşamalarda üzerine atılı suçlamaları kabul etmediği, mevcut deliller, sanığın iddiaya konu eylemi gerçekleştirdiğini açık ve net olarak ortaya koymadığı, ceza yargılamasının en önemli ilkelerinden biri olan “şüpheden sanık yararlanır” temel hukuk prensibi uyarınca, sanığın bir suçtan cezalandırılması için, suçun tereddüte yer vermeyen bir kesinlikle ispat edilmesinin gerektiği anlaşıldığından sanığın üzerine atılı suçun sanık tarafından gerçekleştirildiğine dair hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin, yeterli kanıt bulunmaması nedeniyle sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 20.04.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.