Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/396
Karar No: 2014/6529
Karar Tarihi: 29.04.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/396 Esas 2014/6529 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/396 E.  ,  2014/6529 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ELAZIĞ 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 24/09/2013
    NUMARASI : 2012/87-2013/508

    Taraflar arasında görülen itirazın iptali (sebepsiz zenginleşme) davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı vekili Av.Y. Y.. geldi. Aleyhine temyiz olunan davalı ve vekili gelmediler. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davada, Elazığ Sürsürü Mahallesi 3 parselde kayıtlı taşınmazın 2.kat 5 nolu dairesinin 15.07.2006 tarihli harici satış sözleşmesi ile 40.000,00 TL"ye satın alındığı, yine taraflardan birinin edimini yerine getirmediği takdirde 20.000,00 TL cezai şart ödeyeceğinin kararlaştırıldığı halde davalının bu yerin tapusunu vermediği ileri sürülerek Elazığ 3.İcra Müdürlüğünün 2012/1044 E.sayılı dosyası ile yapılan icra takibine vaki haksız itirazın iptali ile % 40"tan aşağı olmamak üzere inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
    Davalı vekili cevabında özetle; davaya konu edilen dairenin satışı konusunda anlaşan müvekkilinin söz konusu senedi imzalayarak 40.000,00 TL aldığını ve daireyi davacıya teslim ettiğini, yapılan anlaşmaya göre imar görmemiş bu parselin imara açılmasından sonra kat irtifak veya mülkiyet kurularak tapu devrinin yapılmasının kararlaştırıldığını, belediyece yapılan şuyulandırma sonrası taşınmazın % 40 kısmının Maliye Hazinesine geçtiğini, bundan dolayı paydaşın rızası olmadan kat irtifakı kurulamadığını, müvekkili tarafından hukuki imkânsızlık nedeniyle tapunun verilemediğini, davacının da bunu bildiğini, 6 yıldır bu dairede oturduğunu, icra takibi yapmasının müvekkilinden daha fazla para almak amaçlı olduğunu, söz konusu harici satış sözleşmesinin geçersiz olduğunu, bu nedenle 40.000 TL bedel dışında cezai şart ve faiz talep edilemeyeceğini, söz konusu bedel yönünden temerrüt gerçekleşmediği için faiz de istenemeyeceğini, iade hakkını talepte gecikerek zararını arttıran davacıya ayrı bir miktar paranın ödenmesini kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, "davanın kısmen kabulü ile, Elazığ 3.İcra Dairesinin 2012/1044 E.sayılı dosyasında asıl alacağın 40.000,00 TL kısmı yönünden itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına; Asıl alacakta fazla miktar ile işlemiş faize yönelik itirazın iptali isteminin reddine, inkar tazminatı isteminin reddine," karar verilmiş hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Cezai şart istemi yönünden; cezai şart, asıl borca ilişkin fer"i bir hak olup sözleşme geçersiz olduğu için kararlaştırılan ceza koşulunun da geçersiz sayılmasında ve bu kısma ilişkin davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacının, bu yöne ilişkin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak, dayanılan 15.07.2006 tarihli harici satım sözleşmesi resmi biçimde yapılmadığından MK"nun 634.maddesi, TMK"nun 706.maddesi, BK.nun 213.maddesi ve Tapulama Kanununun 26.maddesi uyarınca geçersizdir. O nedenle, geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflara hak ve borç doğurmadığından taraflar geçersiz sözleşme uyarınca verdiklerini karşı taraftan isteyebilirler.
    Ancak, ülkemizde yaşanan enflasyonun uzun yıllardan beri yüksek oranda seyretmesi nedeniyle paranın değer kaybı, bununla ters orantılı olarak devamlı düşmekte olduğundan paranın verildiği tarihteki alım gücü ile iade tarihindeki alım gücü çok farklı ve adaleti denkleştirmeyecek oranda azdır. Bu nedenle, hukuken geçersiz sözleşmeler sebepsiz zenginleşme kuralları uyarınca tasviye edilirken, denkleştirici adalet kuralı gözardı edilmemelidir. Ancak, burada denkleştirme yapılırken iade alacaklısının geçersiz sözleşmenin ifa edilmeyeceğini öğrendiği tarihe göre iade kapsamı belirlenmelidir.
    Satım bedelinin iade tarihindeki ulaştığı bedel belirlenirken ödenen paranın çeşitli ekonomik etkenler nedeniyle azalan alım gücünün enflasyon, tüketici eşya fiyat endeksi, altın, işçi ücretlerindeki artış ve döviz kurlarındaki artış ortalamaları gözönünde tutulmalıdır.
    Kural bu olmakla birlikte, davacı takip talebinde asıl alacak ve işlemiş faizi ile asıl alacağa uygulanacak yasal oranda faiz talebinde bulunmuştur. Bu durum, davacının satım bedelinin iade tarihindeki karşılığı belirlenir iken taleple bağlılık ilkesinin gözönünde bulundurulmasını gerektirir.
    O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler gereğince satım sözleşmesinde belirlenen ve ödenen 40 000,00 TL olan ödeme tutarının dava tarihi itibariyle, bilirkişi marifetiyle denkleştirici adalet ilkesinin uyarlanması ve ortaya çıkacak miktara (taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek) hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi