Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/675 Esas 2018/3972 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/675
Karar No: 2018/3972
Karar Tarihi: 07.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/675 Esas 2018/3972 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, suçlu olarak belirlenen kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçu işlediği belirtilmiştir. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi kararına hükmedilmiştir. Mahkeme, yapılan incelemeler sonucunda yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığını, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğini, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığını belirlemiştir. Bu nedenle sanık ve müdafiinin ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği için temyiz davasının esastan reddiyle hükmün onayına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri şu şekildedir:
- TCK'nın 314/2 maddesi: Silahlı terör örgütüne üye olma suçu
- 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi: Terör Örgütlerinin Üyelerinin Yargılanması Hakkında Kanun
- TCK'nın 62. maddesi: Ceza miktarının belirlenmesi
- TCK'nın 53. maddesi: Kast
- TCK'nın 58/9. maddesi: Ceza indirimi
- TCK'nın 63. maddesi: Uzlaşma

16. Ceza Dairesi 2018/675 E. , 2018/3972 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 07.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.