Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/8306
Karar No: 2021/2725

Taksirle Yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/8306 Esas 2021/2725 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2019/8306 E.  ,  2021/2725 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle Yaralama
    Hüküm : Katılan sanık ... hakkında; TCK"nın 89/1, 62/1, 51/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    Sanık ... hakkında; TCK"nın 89/4, 62/1, 51/1, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ... müdafii ve katılan sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dosya içeriğine göre; olay günü gündüz vakti yağışlı havada, meskun mahal dışı, iki şeritli bölünmüş asfalt Devlet karayolunda katılan sanık ..."ın sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri sırasında, yolun sağında yer alan benzin istasyonundan ters istikamette seyretmek suretiyle çıkış yapan sanık ..."in sevk ve idaresindeki otomobili görmesi üzerine frene bastığında direksiyon hakimiyetini kaybederek yolun sağında yer alan otobüs durağına çarpması neticesinde durakta yer alan katılan yayanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde, katılan sanık ..."ın ise 2. derece kemik kırığı ile yaralanması ile sonuçlanan ve mahkemece sanık ..."in asli kusurlu, katılan sanık ..."ın ise tali kusurlu olduğunun kabul edildiği olayda,
    A-Katılan sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebi açısından;
    Katılan sanığa isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK"nın 89. maddesinin 1-2-3. fıkralarında düzenlenen ""taksirle yaralama"" suçuna ilişkin olduğu, taksirle bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verilmesi halinde gerçekleşecek olan taksirle yaralama suçu için TCK"nın 89. maddesinin 1. fıkrasında temel ceza miktarının ""üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası"" olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK"nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ""Basit Yargılama Usulü"" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ""Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir."" şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ""01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz."" şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan, 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile; ""...kovuşturma evresine geçilmiş..."" ibaresinin, aynı bentte yer alan ""...basit yargılama usulü..."" yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle, kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ""mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir."" şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK"nın 7. maddesi ile CMK"nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, katılan sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ""Basit Yargılama Usulü"" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
    Bozmayı gerektirmiş olup, katılan sanığın temyiz itirazları yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA;
    B- Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebi açısından;
    Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, açıklanan gerekçeye göre, sanık müdafiinin eksik incelemeye, kusura, raporlar arasında çelişki bulunduğuna ve sair nedenlere ilişkin, katılan sanık ..."nın ceza miktarına, takdiri indirim uygulanmaması gerektiğine ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Sanığın, yol kenarında bulunan benzin istasyonundan bölünmüş yolun ters istikametine doğru yola girerek trafiğin seyrini bozması nedeniyle kazanın meydana gelmiş olduğu anlaşılmakla, bilinçli taksirle hareket eden sanık hakkında TCK"nın 22/3. maddesi hükümleri uygulanmayarak eksik ceza tayini;
    2-Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan ... yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi sırasında sanıklardan eşit oranda tahsiline karar verilmesi gerekirken yalnızca katılan sanık ..."dan tahsiline karar verilmesi;
    3-Taksirle işlenen suçlarda iştirak hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek, yargılama giderinin her bir sanığa sebebiyet verdikleri tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesine karar verilmesi gerekirken, yargılama giderlerinin “eşit oranda” tahsiline karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, katılan sanık ..."nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA; 16/03/2021 tarihinde çokluğu ile karar verildi.

    (M) (M)


    KARŞI OY:

    Olay günü gündüz vakti yağışlı havada, meskun mahal dışı, iki şeritli bölünmüş asfalt Devlet karayolunda katılan sanık ..."ın sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri sırasında, ters istikamette seyretmek suretiyle karşısından gelen sanık ..."in sevk ve idaresindeki otomobili görmesi üzerine frene bastığında direksiyon hakimiyetini kaybederek yolun sağında yer alan otobüs durağına çarpması neticesinde durakta yer alan katılan yayanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde, katılan sanık ..."ın ise 2. derece kemik kırığı ile yaralanması ile sonuçlanan ve mahkemece sanık ..."in asli kusurlu, katılan sanık ..."ın ise tali kusurlu olduğunun kabul edildiği olayda; katılan sanık ..."ın TCK’nın 89/1, sanık ...’in TCK’nın 89/4. maddesi uyarınca cezalandırılmasına hükmedilmiş olup, katılan sanık ...’ın eyleminin 5271 sayılı CMK"nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ""Basit Yargılama Usulü"" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ""Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir."" şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ""01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz."" şeklindeki düzenleme karşısında, bu sanık yönünden basit yargılama usulünün uygulanması gerektiği gerekçesi ile sayın çoğunluk bozma düşüncesinde ise de 5271 sayılı CMK"nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile eklenen 251/8. maddesi uyarınca basit yargılama usulü kapsamına giren bir suçun, kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması halinde bu usulün uygulanmayacağına ilişkin açık düzenlemesi karşısında katılan sanık ... yönünden bozma kararı verilmesi yerinde değildir. CMK"nın 251/8. maddesindeki düzenleme, sanığa göre değil, suçu oluşturan eyleme göre belirlenmiştir. Buna göre; sadece aynı sanığın, kapsama giren bir suçu, kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlemesi halinde değil, yargılama konusu suçlardan birinin kapsama girmesi, diğer suçun kapsama girmemesi halinde de farklı sanıklar için CMK"nın 231/8. maddesi hükmü karşısında basit yargılama usulünün uygulama yeri olmayacaktır. Zira karşılıklı gerçekleşen yaralamalı trafik kazasında, delillerin birlikte değerlendirilmesi ve kamu davasının birlikte görülmesinde zorunluluk bulunması ve her iki sanık hakkında tek bir iddianame ile kamu davası açılmış olması nazara alındığında katılan sanık ... hakkında CMK’nın 251/8. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanamayacağından katılan sanık ... yönünden yasa bozmasına ilişkin sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi