Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/768
Karar No: 2019/1985
Karar Tarihi: 26.02.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2019/768 Esas 2019/1985 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı alacaklı vekili, borçlu şirketin adresine hacze gidildiğinde davalının burayı devraldığına yönelik beyanlarının zapta geçirildiğini ancak buna ilişkin belgenin sunulamadığını, iş yerinde bulunan faturaların karinenin aksini kanıtlamaya yeterli olmadığını, borçlunun üçüncü kişinin ortağı olduğunu ve borçluyla üçüncü kişi arasında yapılan devir işleminin muvazaalı olduğunu iddia ederek davanın kabulünü talep etmiştir. Davalı üçüncü kişi vekili ise müvekkilinin borçlunun bağlantılı olduğu şirketle bir ticari işletme devri yahut başkaca muvazaalı bir işlem yapmadığını ve haciz yapılan iş yerinin kendilerine ait olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme, davalı şirketin defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda takip borçlusu şirket ile davalı şirket arasında herhangi bir mal alışverişi ya da ticari işletme devri yahut başkaca muvazaalı bir işlem yapmadığının belirlendiği gerekçesiyle davacının davasının reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, davacının talebinin hangi tarihte, hangi adreste yapılan hacze ilişkin olduğunun açıklanmadığını, Mahkemece de davacının taleplerinin açıklattırılmadığını belirterek hükmün bozulmasına karar vermiştir. Kararda İcra ve İflas Kanunu’nun 99. vd. maddelerine ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla Medeni Usul Hukuku’nun 428. maddesine atıfta bulunulmuştur.
8. Hukuk Dairesi         2019/768 E.  ,  2019/1985 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İstihkak

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacı alacaklı vekili; borçlunun aleyhine yapılan takipte, borçlu şirketin adresine hacze gidildiğinde davalının burayı devraldığına yönelik beyanlarının zapta geçirildiğini, fakat buna ilişkin bir belgenin sunulamadığını, iş yerinde bulunan faturaların karinenin aksini kanıtlamaya yeterli olmadığını, borçlunun üçüncü kişinin ortağı olduğunu, borçluyla üçüncü kişi arasında yapılan devir işleminin muvazaalı olduğunu, belirtilen nedenlerden dolayı davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı üçüncü kişi vekili; müvekkili firmanın ürün alımlarını ... Ayakkabıcılık Lt. Şti.den yaptığını, alımın her aşamasınının resmi olarak bankadan yapılan ödemelerle noter onaylı işlemlerle yapıldığını, satın almalarla eş zamanlı olarak mağazayı boş olarak mal sahibinden kiraladıklarını, borçlu firmayla herhangi bir organik bağlarının bulunmadığını, haciz yapılan iş yerinin resmi ve gayri resmi tüm bilgi ve belgelerden şahit beyanlarından anlaşılacağı üzere 30 yıldan beri ayakkabı sektöründe olan bir ... firması olan ... ayakkabılarının Türkiye distribütörü olup aynı zamanda Türkiye üreticisi olan ... Dış Tic. Ltd. Şti.ye ait olduğunu, belirtilen nedenlerden dolayı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece; davalı şirketin defterleri üzerinde 2014/566 Esas sayılı dosyada yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, davalı şirket ile takip borçlusu şirket arasında herhangi bir mal alışverişinin gerçekleşmediğinin belirlendiği, takip borçlusu şirket ile davalı şirket arasında ticari işletme devri yahut başkaca muvazaalı herhangi bir işlemin olmadığı belirlenmekle davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, alacaklının İİK 99. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
    1. Yargıtayın ve Dairemizin istikrar kazanan uygulamasına göre; borçlunun, istihkak iddiasına karşı tutumu belirli ise davada taraf olarak gösterilmesi gerekli değildir. Ne var ki, somut olayda yokluğunda alınan haciz kararlarından haberdar edilmeyen, 103 davet kağıdı da tebliğ edilmeyen borçlunun, istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenememiştir. Bu nedenle borçlunun davalı sıfatı ile davaya katılmasının sağlanması için, davacı alacaklıya süre ve imkan verilerek taraf teşkilinin sağlanması gerekir.
    2. Davacı vekili dava dilekçesinde tarih ve yer belirtmeksizin üçüncü kişinin hacizdeki istihkak iddiasının reddini talep etmiştir. Davacı alacaklı tarafından borçlu aleyhine ... 13. İcra Dairesinin 2014/88352 Esas sayılı dosyasında yapılan takipte, farklı şehirlerde talimat haczi yapılmıştır. Mahkemece davacının talebinin ... haczine yönelik olarak değerlendirildiği gerekçeli karardan anlaşılmakta ise de, anılan hacze ilişkin olarak 14.10.2014 tarihinde dava açıldığı ve 2014/564 Esas, 2015/637 Karar sayılı ilamıyla 04.12.2015 tarihinde karar verildiği anlaşılmıştır.
    Dava dilekçesinde davacının talebinin hangi tarihte, hangi adreste yapılan hacze ilişkin olduğu açıklanmamış, Mahkemece de davacının talepleri açıklattırılmamıştır. Bu durumda öncelikle, Mahkemece, 6100 sayılı HMK"nin 31. maddesindeki hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde, davacıya hangi tarihte, hangi şehirde, hangi adreste yapılan hacze ilişkin talepte bulunduğunun açıklattırılması gerekirken, hakkında karar verilen bir hacze ilişkin olarak hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİK"nin 366 ve 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca
    BOZULMASINA, taraflarca İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 26.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi