18. Ceza Dairesi 2016/8244 E. , 2018/15988 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Hakaret suçunun aleni bir yer olan sokakta işlenmesine karşın, sanık hakkında TCK"nın 125/4. maddesi uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından sanık ..."nın ileri sürdüğü temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnamedeki onama düşüncesine uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanık ..."nın suçlamayı kabul etmediği, sanığın olay günü oy kullanmak niyetiyle okula doğru ilerlediği esnada katılanın sanığı engellediği, sandıktan uzaklaştırılan sanığın ilk seferde tamam diyerek itiraz etmediği, ancak ikinci kez sandık tarafına yöneldiği, o esnada sanığın önceden husumetli bulunduğu ..."in de katılanın yanında bulunduğu, sanığın bu şahsa hakaret etmeye başladığı, araya giren katılana da bu vesileyle hakaret ettiği, bu durumun katılanın "(...)sandığın yanına gelince kendisine sandıktan uzaklaşmasını söyledim, amacım kargaşanın oluşmasını önlemekti, bana oy kullanacağını söyleseydi yardımcı olurdum(...)" şeklindeki beyanıyla da sabit olduğu, sonuç olarak sanığın oy kullanmasının katılan tarafından engellendiği, bu duruma herşeye rağmen öncelikle tepki vermediği, ancak aralarında önceden husumet bulunan Hüseyin adlı kişi ile katılanın konuştuklarını görünce geri döndüğü ve oy kullanılan okula yöneldiği ve aralarında geçen konuşmada Hüseyin"e hakaret ettiği, katılanın ayırmaya çalışması üzerine oy kullanmasının engellenmesi nedeniyle içinde bulunduğu ruh haliyle katılana yönelik hakaret eylemini gerçekleştirdiği göz önünde bulundurulduğunda, olayın çıkış nedeniyle gelişmesi üzerinde durulup, TCK’nın 129. maddesi gereğince sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
2- Sanık hakkında tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyetin, sanığın onsekiz yaşından önce işlediği suça ilişkin olması karşısında, sanık hakkında TCK"nın 58/5. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
3- Kabule göre de;
a) Hakaret suçunun aleni bir yer olan sokakta işlenmesine karşın, sanık hakkında TCK"nın 125/4. maddesi uygulanmaması,
b) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken aleyhe temyiz olmadığından, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/11/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.