Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde davacıya kaçak elektrik faturası gönderildiğini oysa sayacın mühürlü olduğunu belirterek borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hükme dayanak alınan bilirkişi kurulu raporunda kaçak elektrik kullanma süresinin sulama sezonu olarak alınması gerektiği ,miktar yönünden de çekişmesiz dönem tüketiminin esas alınması gerektiği, yapılan tahakkukun kurulu güç üzerinden hesaplandığı için doğru olmadığı belirtilmiş, buna göre de bedel belirlenmiştir. Anılan bu rapor yönetmelik hükümlerine ve bilimsel verilere değil varsayıma dayalıdır, hüküm kurmaya yeterli değildir. Dosyada yeralan ölçüler ve ayar şube raporunda Bakanlık mühürleri ile oynandığı, sayacın çalışmadığı, sayaca müdahale edildiği belirlenmiş, kaçak tutanağı ise anılan rapor dayanak alınarak tutulmuştur. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13/a maddesinde sayaca müdahalenin kaçak elektrik kullanmak olduğu düzenlenmiştir. Mahkemece, dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, davacının kaçak kullanım nedeniyle davalı şirkete borçlu olup olmadığı, borçlu ise bedelinin yönetmelik ve kurul kararlarında açıklanan yöntemle hesaplanması konusunda Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.