16. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/18991 Karar No: 2017/6727 Karar Tarihi: 23.10.2017
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/18991 Esas 2017/6727 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2015/18991 E. , 2017/6727 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında Hazine de taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. TMK"nın 713/3. maddesi uyarınca bu nitelikteki davalarda Hazineye ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliğine husumet yöneltilmesi gerekmektedir. Somut olayda dava, Hazine ve Kamu Tüzel Kişiliği olarak da ... Köyü Tüzel Kişiliği hasım gösterilerek açılmış, ... davaya dahil edilmiştir. Ancak; hükümden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun"un 1. maddesi gereğince çekişmeli taşınmaz bölümlerinin bulunduğu ... Büyükşehir Belediyesi"nin sınırları il mülki sınırları olarak belirlenmiş, aynı Kanun"un Geçici 1/13. maddesine göre de büyükşehir belediyesi olan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belde belediyeleri ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Taraf teşkili dava şartlarından olup, bu şart sağlanmadan davanın esasına girilemez. Hal böyle olunca, öncelikle ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı"na husumet yaygınlaştırılıp dava dilekçesi ve duruşma günü yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek ve TMK"nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince yasal ilanlar yapılmak suretiyle bir hüküm kurulması gerekir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek taraf teşkili tamamlanmadan esasa girilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı vekili ve davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 23.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.