23. Hukuk Dairesi 2013/7758 E. , 2014/1921 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 16/12/2010
NUMARASI : 2009/640-2010/582
Davacının açmış olduğu iflasın ertelenmesi davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 02.05.2013 gün ve 2013/6670-2864 E.K. sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkili şirketin iflasının 16.12.2010 tarihinden 16.12.2011 tarihine kadar bir yıl süreyle ertelendiğini, kararın gereklerini yerine getirdiklerini ve iyileştirme sürecine girildiğini, kayyım raporlarının olumlu olduğunu ileri sürerek, iflasın ertelenmesi süresinin bir yıl daha uzatılmasını talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, kayyım raporları ile borçlu şirketin bir kısım borçlarını ödediği, kalan borçlarını belirli bir program içinde ödemeye devam ettiği, iflasın ertelenmesinin bir yıl daha uzatılmasının hem borçlunun hemde alacaklıların çıkarına ve ülke yararına olacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, şirketin iflasının 16.12.2011 gününden 16.12.2012 tarihine kadar bir yıl daha uzatılmasına dair verilen karar, müdahil Yapı Kredi Bankası AŞ. vekilinin temyiz itirazı üzerine Dairemizce bozulmuştur.
Bu kez, davacı vekili kararın düzeltilmesini istemiştir.
İcra ve İflas Kanunu"nun 179/b maddesinin dördüncü bendine göre iflasın ertelenmesi süresi azami bir yıl olup, bu süre kayyımın verdiği raporlar dikkate alınarak mahkemece uygun görülecek sürelerle uzatılabilecektir. Yasal düzenleme, uzatma süreleri toplamının dört yılı geçemeyeceği hükmünü taşımaktadır.
Dosyanın incelenmesinde davacı şirketin iflasın ertelenmesi talebi ile açtığı ilk davada, Yargıtay bozma kararı üzerine 04.06.2003 tarihinden itibaren bir yıl erteleme süresi verildiği; bu sürenin bir kaç kez uzatıldığı ve nihayet mahkemece iflası gerektirecek bir durumun bulunmadığı ve erteleme süresinin sona erdiğinin tesbitine dair 21.06.2007 günlü kararın verildiği anlaşılmıştır.
Daha sonra davacı yan mali durumunun bozulduğu, borca batık hale geldiği ve sunduğu iyileştirme projesi kapsamında borca batıklıktan kurtulabileceği iddiasıyla eldeki iflasın ertelenmesi davasını 04.12.2011 tarihinde açmıştır.
Bu belirlemeye göre davacının eldeki davasının, önceki davadan tamemen bağımsız ve yeni olgulara dayalı bir dava olduğu; önceki davada verilen erteleme kararının uzatılması niteliğinde olmadığı ve erteleme ve uzatma süreleri toplamının da önceki davada verilen süreler esas alınarak hesaplanamaycağı anlaşılmaktadır. Ne var ki, Dairemizin 02.05.2013 gün ve 2013/6670-2864 E.K. sayılı kararında hüküm bu yön de dikkate alınarak bozulduğundan, davacı vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile bozma kararının buna ilişkin gerekçesinin kaldırılması gerekmiştir.
Bozma kararının ikinci kısmında borca batıklığın incelenmesi gerektiği vurgulanmıştır. İflasın ertelenmesi süresi konusundaki bozma kısmı kaldırıldığına göre mahkemece yapılacak iş; davacı şirketin borca batıklık durumunun tereddüde yer bırakmayacak biçimde rayiç değerlere göre belirlenmesi ve sunulan projenin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı hususunda somut verilere dayalı, teknik, denetime elverişli ve detaylı bir inceleme için, dosyanın oluşturulacak uzman bir heyete tevdii ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirmelerle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin 02.05.2013 gün ve 2013/6670-2864 E.K. sayılı kararının iflasın ertelenmesi süresine ilişkin bozma gerekçesinin kaldırılmasına ve hükmün yukarıda açıklanan değişik gerekçe ile BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.