MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanığın, müşteki ... adına düzenlenmiş sahte faturayı defterine işlemek amacıyla muhasebecine verdiği iddia ve kabul edilen olayda; sanığa isnat olunan eylemin sübutu halinde 213 sayılı VUK"nun 359/b-1"de yer alan “sahte belge kullanma” suçunu oluşturacağı, ancak bu suç nedeniyle yetkili makam tarafından verilmiş bir mütalaa bulunmadığı cihetle; öncelikle durma kararı verilip, 213 sayılı Yasa"nın 367. maddesi gereğince dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceği sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, yargılamaya devam olunarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de ;
a)Maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından ; suça konu fatura aslının getirtilip incelenerek mevcut özelliklerinin zapta geçirilmesi, gerekli şekil şartları ve aldatma yeteneğini taşıyıp taşımadığının saptanması, suç konusu faturadaki yazı-imza ve rakamların sanığın eli ürünü olup olmadıklarına ilişkin uzmanından rapor alınması, müştekinin dinlenerek olayla ilgili sanığın kendisini arayıp aramadığının sorulması gerektiğinde telefon görüşmelerine ilişkin kayıtların celple bu hususun tespit edilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
b)CMK.nın 231. maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmaması,
c)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına 05.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.