11. Ceza Dairesi 2017/15638 E. , 2017/8561 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
HÜKÜM : 1-a) Sanık ... hakkında defter ve belgeleri gizeleme suçundan beraat
b-) Sanık hakkında 2002, 2003 ve 2004 yıllarına ilişkin olarak sahte belge düzenlemek ve kullanmak suçlarından Düşme c-) Sanık ..."un 2005-2006-2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme ve kullanma suçundan mahkumiyet 2-a) Sanık ... Kahraman hakkında 2002-2003-2004 yıllarına ilişkin olarak sahte belge düzenlemek ve kullanmak suçlarındandüşme
b-) Aynı suçlara ilişkin olarak 2005-2006-2007 takvim yıllarına ilişkin olarak açılan davalardan beraatine,
3- a) Sanık ... hakkında 2002-2003-2004 yıllarına ilişkin olarak sahte belge düzenlemek ve kullanmak suçlarından açılan davalar hakkında düşme
b-) Aynı suçlara ilişkin olarak 2005-2006-2007 takvim yıllarına ilişkin olarak açılan davalardan beraatine,
I. Sanık ... hakkında defter ve belgeleri gizleme suçundan verilen beraat hükmü ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında 2002, 2003 ve 2004 yıllarında sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarından zamanaşımı nedeniyle verilen düşme kararlarına yönelik katılan vekilinin ve sanıklar müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık ... hakkında aynı dosyada sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarından mahkumiyet kararı verilmesi nedeniyle, beraat kararı verilen defter ve belgeleri gizleme suçundan vekalet ücretine hükmedilemeyeceği anlaşıldığından, tebliğamedeki vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yönelik görüşe iştirak edilmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklar ..., ... ve ...’a yüklenen “2002, 2003 ve 2004 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme ve kullanma” suçlarının yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre suç tarihleri itibarıylayürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçların işlendiği tarihten hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğü, sanık ...’a yüklenen defter ve belgeleri gizleme suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin ve sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
II. Sanıklar ... ve ... hakkında 2005, 2006 ve 2007 yıllarında sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin ve sanıklar müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar müdafii ve katılan vekinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1136 sayılı Kanun"un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanıklar ... ve ... lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "kendilerini vekille temsil ettiren ve beraat eden sanıklar ... ve ... lehine, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca her sanık için ayrı ayrı 1800 lira vekalet ücretinin hazineden alınıp adı geçen sanıklara verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükümlerin istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III. Sanık ... hakkında “2005,2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarından” verilen mahkumiyet hükmüne karşı sanık müdafi ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
1- Gülen Petrol Ticaret ve San. Ltd. Şti’nin yetkilisi olan sanığın, 2003 yılından beri petrol alım satımı yapmadığını ve beyannamelerini boş olarak verdiğini belirterek suçlamaları kabul etmemesi, sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, dosya içerisinde herhangi bir fatura aslı ya da suretine rastlanılmadığı gibi fatura bilgilerinin de yer almadığı, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığının 20.04.2010 tarihli yazı cevabında, suça konu faturaların, İstanbul Vergi Dairesi"nde de bulunmadığının bildirilmiş olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından; Ba-Bs form analizine göre sanığa ait şirketten mal aldığına dair Ba formu ile bildirimde bulunan yani sanık tarafından düzenlendiği iddia edilen suça konu faturaları kullanan mükelleflerler ile Bs formunda sanığın şirketine mal sattığını beyan eden yani sanık tarafından kullanılan suça konu faturalar tespit edilip, Ba-Bs formlarında bildiren şirketlerden 2005, 2006 ve 2007 takvim yıllarına ait kanaat oluşturacak sayıda fatura aslı ya da onaylı suretinin temin edilip dosya arasına konulması ve incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının belirlenmesi, sahte olduğu iddia olunan faturaları kullanan şirketler ile sanığın kullandığı iddia edilen sahte faturaları düzenleyen şirketler hakkında karşıt inceleme raporları düzenlenip düzenlenmediği araştırılarak, ilgili şirket yetkilileri hakkında dava açılıp açılmadığı sorulup, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, tüm bu araştırmaların sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile yetinilerek mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Kabule göre de;
a- Dairemizin 03.02.2014 tarih, 2013/18471 E. - 2014/1625 K. sayılı bozma ilamına uyulmasına rağmen, sanık hakkında 2005, 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek ve kullanmak suçlarından kamu davası açılmış olup, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 05.03.2002 gün ve 28/179 sayılı kararında açıklandığı üzere sahte fatura kullanmak ve düzenlemek suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, her suçtan ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, tek suç kabul edilmesi suretiyle yazılı şekilde hükmü kurulması,
b- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.