15. Ceza Dairesi 2017/32695 E. , 2021/1487 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-f-son, 62, 52, 53. maddeleri ile 204/1, 62, 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüdü;
Sanığın, Fortis Bank Çankaya İzmir Şubesine ait 28/08/2006 tarih ve 10.500-TL bedelli çeki sahte keşideci imzasıyla düzenleyip almış olduğu ürünlere karşılık olarak cirolayıp verdiği, çekin bankaya ibrazında karşılığı olmaması nedeniyle ödemede bulunulmadığı, şikayet üzerine keşideci şirket yetkilisi ... hakkında karşılıksız çek keşide etme suçundan kamu davası açıldığı, açılan davada çek üzerindeki yazı ve imzaların, kimliğini kaybettiğini, adına usulsüz şekilde şirket kurulup çek karnesi alındığını savunan ..."a ait olmadığı gerekçesiyle beraatine hükmedildiği, sanığın bu şekildeki hileli hareketiyle katılan ..."dan haksız menfaat temin ettiği ve resmi belgede sahtecilikte bulunduğu iddia edilen somut olayda;
1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
TCK’nın 204/1. maddesinde yer alan resmi belgede sahtecilik suçu için öngörülen cezanın miktarına göre, aynı kanunun 66/1-e. ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin, suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanık savunması, tanık beyanı, bilirkişi raporları ile diğer deliller ve tüm dosya kapsamına göre sanığın atılı nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin eylemini sabit gören mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak, bu hususun, koşullarının oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin sanığın atılı suçu işlemediğine yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde, adli para cezası belirlenirken, tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması suretiyle tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden, adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının eksik belirlendikten sonra sonuç kısmında adli para cezasının iki katının doğrudan uygulanması suretiyle sanık hakkında fazla adli para cezası tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan adli para cezasına mahkumiyete ilişkin hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "5 gün", "4 gün" ve “21.000,00-TL” terimlerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla "1.050 gün", "875 gün" ve “17.500,00-TL” ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.