16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/767 Karar No: 2018/3926 Karar Tarihi: 06.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/767 Esas 2018/3926 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/767 E. ve 2018/3926 K. sayılı kararda, suç olarak silahlı terör örgütüne üye olmak görülmüştür. Temyiz başvurusunun esastan reddi kararı verilmiştir. Kararda TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri kullanılmıştır. Dava sürecindeki işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, verilen kararın delillere dayandığı ve suçun kanunda öngörülen şekilde tanımlandığı sonucuna varılmıştır. Anayasa Mahkemesinin TCK'nın 53. maddesine yönelik iptal kararı, infaz sırasında gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Karar oybirliğiyle ONANMIŞTIR.
16. Ceza Dairesi 2018/767 E. , 2018/3926 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanaatin oluştuğu, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "23.11.2016" yerine "15.07.2016" olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi olanaklı bulunmuş; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 06.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.