![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2021/11145
Karar No: 2022/6215
Karar Tarihi: 21.04.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/11145 Esas 2022/6215 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, mağdurun çalınan motosikletini satın aldığı iddiasıyla suçlanmış ve suç eşyasını satın almak veya kabul etmek suçundan mahkum edilmiştir. Ancak temyiz incelemesinde mahkemenin, hırsızlık suçuna uygun görülen eylemi satın alma suçu olarak kategorize etmesi ve savunma hakkının kısıtlanması gibi hataları bulunmuştur. Ayrıca, suçun uzlaşma kapsamına alınmış olması nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak; suç eşyasını satın almak veya kabul etmek suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 165. maddesinde düzenlenmiştir. Ayrıca, suç işlendiği zaman yürürlükte olan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur, 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi tarafından belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Mağdura ait motosikletin 16.08.2015 günü saat 23.00 ile 17.08.2015 günü saat 10:00 arasında çalındığı, suça konu eşyanın 28/08/2015 tarihinde sanığın çalıştığı işyerinin önünde park halinde iken görevlilerce yakalandığı, savunmasında 17.08.2015 günü ismini Müslüm olarak bildiği bir şahıstan satın aldığını beyan ettiği, kolluk görevlileri tarafından yapılan araştırmada Müslüm isimli bir kişinin bulunamadığı, ayrıca motosikletin çalınmasından 12 gün sonra sanıkta ele geçirilmesi karşısında; sanığın hayatın olağan akışına uygun düşmeyen, inandırıcı ve samimi olmayan kaçamaklı savunmaları ile tüm dosya içeriğine göre, mağdura yönelik eyleminin, 5237 sayılı TCK’nın 142/1-e maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna uyduğu gözetilmeksizin, suç vasfında yanılgıya düşülerek suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Sanığın 26.02.2016 tarihli duruşmada, mağdurun zararını karşıladıklarını beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, bu hususun araştırılarak, ödeme yapılmış ise mağdura kısmi iadeye muvafakat edip etmediğinin sorulup, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 168/2-4. maddesinin uygulaması gerekip gerekmediğinin tartışılmaması,
3-İddianamede sanık hakkında hırsızlık suçundan TCK'nın 142/1-e, maddesinin uygulanmasının istenildiği, mahkemece sanığa 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeksizin, TCK'nın 165/1. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan mahkumiyet kararı verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
4- 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile değişik 106/3. maddesi uyarınca adli para cezalarının ödenmesi halinde kamuya yararlı bir işte çalışma tedbirine de karar verilebileceği gözetilerek, sanığa hükümde infaz yetkisini de kısıtlar şekilde hapisten çevrilen adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrileceğinin ihtar edilmesi,
Kabule göre de;
5-Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 165. maddesinde tanımı yapılan suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.'' hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza bakımından sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 21.04.2022 gününde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.