Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8022
Karar No: 2014/1826
Karar Tarihi: 12.03.2014

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/8022 Esas 2014/1826 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2013/8022 E.  ,  2014/1826 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Beykoz Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 07/05/2013
    NUMARASI : 2010/1264-2013/788

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında sözleşmeden kaynaklanan cari hesap ilişkisi bulunduğunu, davalının, yapılan ihtar ve uyarılara rağmen, bu kapsamda kendisine gönderilen faturaları ödemediği gibi avans olarak verilen tutarı da iade etmediğini, bunun üzerine asıl alacak ve faizi ile birlikte toplam 12.229,73 TL"nin tahsili amacıyla aleyhinde başlatılan icra takibine haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 icra inkâr tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacı şirketin, asıl alacak miktarının 6.198,44 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile itirazın iptaline ve %40 icra inkâr tazminatının tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1)Dava, tacirler arası hizmet sözleşmesine dayalı cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Dosya kapsamından, davalının, kararı temyiz eden vekilinden önce davanın bir bölümünde temsil ettirdiği vekilinin, 16.11.2011 havale tarihli dilekçesi ile vekillikten istifa ettiğini mahkemeye bildirdiği, istifa hususunun davalı asıla tebliğe çıkarıldığı, ancak tebligat yapılamadığı, mahkemece, davalı asıla, vekilinin istifa ettiği hususu tebliğ edilmeksizin, bir sonraki duruşma gününün ve dava dilekçesinin tebliği ile yetinilerek yargılamaya devamla hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
    Ülkemizin de tarafı olduğu ve Anayasa"nın 90. maddesi gereği iç hukukun bir parçası olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6, 1982 Anayasası"nın 36. maddesinde adil yargılanma hakkına yer verilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK"nın 73. maddesi "Kanunun gösterdiği istisnalar haricinde hakim her iki tarafı istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikçe hükmünü veremez" yasal kuralı içermektedir. Karar tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK"nın 27. maddesinde ise adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olarak hukuki dinlenilme hakkı düzenlenmiş olup, bu hak yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini, kararların somut, açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir.
    Mahkemece, davalı asıla vekilinin istifa ettiği hususu tebliğ edilmeksizin, yargılamaya devam edilmesi ve davalının yokluğunda hüküm kurulması, yukarıda açıklanan ilkelere aykırı olup, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurduğundan, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    2)Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi