Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6006
Karar No: 2019/851
Karar Tarihi: 30.01.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/6006 Esas 2019/851 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2017/6006 E.  ,  2019/851 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacı ... vekili avukat ... ile 1-... Sağlık Hizmetleri A.Ş vekili avukat ..., 2-..., İhbar Olunan: .... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 29.05.2015 tarih ve 2009/289-2015/238 sayılı hükmün Dairemizin 20.03.2017 tarih ve 2015/42152-2017/3361 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.
    KARAR

    Davacı, bir kısım rahatsızlıkları sebebi ile davalı doktor tarafından 3 kez ameliyat edildiğini, ameliyatlar neticesinde rahatsızlıklarında artış meydana geldiğini, 3 ay boyunca vücudunun tamamının alçı içerisinde kaldığını, yanlış sarılan alçı nedeniyle derin yaralar açıldığını, bu ameliyattan sonra da yaralarının kapanmadığını, ... Devlet Hastanesi Genel Cerrahi servisinde bir süre yattığını,derin yaralar nedeniyle ... Üniversitesi’nin Plastik Cerrahi Bölümünde ameliyat olduğunu halen tedavisinin devam ettiğini, davalı doktorun hasta davacıya başarısız, yanlış ameliyatlar yaptığını, bedensel zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, davacının şikayeti sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2009/6505 Hazırlık sayılı dosyası ile davalı hakkında soruşturma başlatıldığını, ... Üniversitesi’ndeki tedavileri için yol, konaklama ve tedavi masraflarının olduğunu, maddi olarak büyük zarara uğradığını, davalı hastane ve doktorun meydana gelen zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını ve bu nedenle davanın kabulü ile 10.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davacının maddi tazminat davasının kabulü ile 17.052,87 TL maddi tazminatın 10.000,00 TL yönünden 17.07.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 8.000,00 TL manevi tazminatın 17.07.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen kararın tarafların temyizi üzerine hükmün onanmasına karar verilmiş,bu kez davacı tarafça karar düzeltme talep edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava konusu uyuşmazlık, davacıya tedavi amaçlı yapılan ameliyatlar neticesinde, hekim hatasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Dosyada mevcut 17.01.2014 tarihli Adli Tıp Genel Kurumu raporunun incelenmesinde; "Davacıya siringomyeli teşhisi konduğu, başka hastanelerde ameliyat ve tedavi görmüş şekilde başvurduğu, detaylı muayene yapıldığı, mevcut patolojilerinin ayrıntılı bir şekilde onam kağıdına yazıldığı ve kişinin aydınlatıldığının ifade edildiğ, rutin tetkiklerinin yapıldığı, önce sağ omuz..., sonra sağ kalçaya...ameliyatının yapıldığı, ardından sağ el...ameliyatın uygulandığını, yara takibinin yapıldığı, daha sonra ameliyat materyallerinin grafi takibine göre çıkarıldığı, siringomyeli hastalarında iskelet biyomekaniğinin normal anatomik pozisyonlarında olmadığı, hastanın fonksiyonel pozisyona getirilebilmesi için ameliyatlarının gerekli olabileceği, hastalığın seyrine göre yapılan ameliyatlardan çoğu zaman tatminkar sonuç alınamayacağı, pelivi pedal alçı uygulanabileceği, yara iyileşmesinin uzun zaman alabileceği, uygulanan yöntemlere göre bağlı bazı yaralarının ortaya çıkabileceği tıbben bilinmekle birlikte siringomyeli tanısı almış olan 40 yaşlarındaki bir hastaya kalça eklemine yönelik endikasyonu bulunmayan ameliyat yapılmasının tıbbi standartlardan sapma olarak nitelendirdiği, Dr ...’ın bu yönden kusurlu bulunduğu," saptandığı anlaşılmaktadır.
    Kural olarak hükmedilecek manevi tazminatın miktarının belirlenmesi hakimin takdirindedir. Kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakim bu hakkını Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesinde açıklanan hakkaniyet ilkesine uygun olarak kullanmalıdır.
    Manevi tazminatın miktarı belirlenirken kişilik hakkına saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranı, sıfatı, iştigal ettikleri makam ile diğer sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınmalı, her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşullar bulunabileceği gözetilerek,takdir hakkını etkileyebilecek nedenler karar yerinde denetime elverişli biçimde ve objektif olarak gösterilmelidir.
    Manevi tazminat davaları sonucunda hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirebilecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bu para bir ceza olmadığı gibi hükmedilecek manevi tazminatla bu malvarlığı zararlarının karşılanması da amaçlandığından tazminat miktarının onun amacına göre belirlenmesi gerekir. Bu nedenle, takdir edilecek miktar elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
    Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; davalı tarafından gerçekleştirilen operasyonlar sonrasında, davacının ATK raporlarıyla tespit edilen zararının oluştuğu ve bu zararın oluşumunda davalının kusurlu bulunduğu ve iyileşme süreci nazara alındığında, takdir edilen manevi tazminat miktarının, meydana gelen zararın ağırlığı karşısında, manevi huzuru gerçekleştirmeye yeterli bulunmadığı, yaşanan olayın özellikleri ve olayın oluş şekli nazara alındığında, takdir edilen manevi tazminat miktarının az olduğu anlaşılmıştır.
    Hal böyle olunca, mahkemece, dosya kapsamına ve somut olayın oluş şekli ve ağırlığı da dikkate alınarak makul ve hakkaniyete uygun daha fazla miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekçesiyle bozulması gerekirken zuhulen onandığı anlaşılmakla davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 20.03.2017 tarih ve 2015/42152-2017/3361 sayılı onama ilamının kaldırılarak mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair karar düzeltme itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile, Dairemizin 20.03.2017 tarih ve 2015/42152-2017/3361 sayılı ilamının kaldırılmasına ve mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 30/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi