Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/751 Esas 2018/3882 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/751
Karar No: 2018/3882
Karar Tarihi: 05.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/751 Esas 2018/3882 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/751 E. ve 2018/3882 K. numaralı karar, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yapılan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi şeklinde sonuçlanmıştır. Temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünülmüş, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olduğu belirlenmiş ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlenmiştir. Sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş ve temyiz davası CMK’nın 302/1. maddesi gereğince esastan reddedilmiştir. Kararda, TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmünden bahsedilmiştir.
16. Ceza Dairesi         2018/751 E.  ,  2018/3882 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükümüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "17.09.2016" yerine "15.07.2016" olarak yazılması mahallinde giderilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 05.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.