Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1769
Karar No: 2019/205
Karar Tarihi: 17.01.2019

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/1769 Esas 2019/205 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/1769 E.  ,  2019/205 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi


    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Davacı, bağlanan yetim aylığının iptaline ilişkin Kurum işleminin iptaline, almış olduğu aylıklardan dolayı Kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    K A R A R
    Dava, davacının boşandığı eski eşiyle birlikte yaşamaya devam etmesi ve muvazaalı boşanmış olması sebebiyle babasından almakta olduğu yetim aylığının durdurulması ve yersiz ödeme gerekçesiyle adına borç çıkarılmasına dair kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    Dairemizin, 11/04/2016 tarih 2015/20835 Esas ve 2016/6422 Karar sayılı bozma ilamı üzerine Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Hakkında verilen boşanma kararı kesinleşen davacıya ölü olan sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı Kurumca gerçekleştirilen işlemle kesilerek yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk işleminin tesis edildiği anlaşılmakta olup, Mahkemece yapılan yargılama sonunda istem aynen hüküm altına alınmıştır.Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası kanunun 56. maddesidir.Somut olayda, davacı ve eşi 27/02/2002 tarihinde boşanmışlardır. Davacıya babası nedeniyle yetim aylığı bağlanmıştır. 05/09/2014 tarihli Araştırma İnceleme Raporunda yer alan, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayarak Kurumdan haksız menfaat temin ettiği yönündeki tespit üzerine yetim aylığı kesilerek, Kurumca, yapılan ödemeler borç kaydedilmiştir.5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır.Davacının, 15/02/2011 tarihli Kontrol Memurluğu Raporunun ekinde bulunan ifadesinde; ikamet adresinde 26 yıldır oturduğunu ve evin boşandığı eşi Musa Adıktı adına kayıtlı olduğunu, evde eşinden başka iki oğlu ile gelini ve torununun oturduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır.Somut olayda, nüfus kayıtlarındaki adreste davacının 2007-2011 yılları arasında boşandığı eşiyle birlikte kayıtlı olduğu, davacı ve eşinin 2002 yılında boşanmalarına rağmen davacının oturduğu meskenin su aboneliğinin 2004 yılından bu yana boşandığı eşi adına kayıtlı olduğu, beyanları alınan muhtarlar ... ile ...’in Kurumun denetim memuruna verdikleri ifadelerinde davacı ve eşinin beraber yaşadıklarını söylemelerine rağmen duruşmada bu beyanlarından dönerek ayrı yaşadıklarını belirttikleri, Kurum denetmenleri tarafından düzenlenen durum tespit tutanağında adı geçen ...’ın duruşmadaki beyanında da davacı ve boşandığı eşinin aynı evde yaşamaya devam ettiklerini söylediği, diğer tanık ...’in de bu beyanları destekler şekilde kahveye gittiği zamanlarda davacı ve eşinin beraber yaşadığını söyleyenlerin bulunduğunu beyan ettiği anlaşıldığından davacı ve eski eşinin, boşanma sonrasında da birlikte yaşamaya devam ettikleri sabit olup 5510 sayılı yasanın 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanak içeriğinin de aksi ispat edilemediğinden, davanın reddine karar verilmesi gerekirken Mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi