Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/22052 Esas 2017/2371 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22052
Karar No: 2017/2371
Karar Tarihi: 08.05.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/22052 Esas 2017/2371 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/22052 E.  ,  2017/2371 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptali ve tescil davasının kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Davacı; mirasbırakan ..."un maliki olduğu 118, 364, 147, 198, 543, 582, 585, 584 ve 7 parsel sayılı taşınmazlarını mal kaçırmak amacıyla davalı oğluna muvazaalı olarak temlik ettiğini, davalının taşınmazları satın alım gücünün bulunmadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı; taşınmazları bedeli karşılığı satın aldığını, satış bedelinin bir kısmını nakden ödediğini, bir kısmının ise mirasbırakanın birikmiş sulama borçlarına karşılık mahsup edildiğini belirterek davanın reddini savnumuştur.
    Mahkemece; mirasbırakanın temlikteki gerçek amacının mirasçılardan mal kaçırmak olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakanın dava konusu taşınmazlardaki payını davalı ..."a 20.03.2008 tarihli resmi akit ile tapuda satış suretiyle temlik ettiği, mahkemece davalı tanıkları ve yerel bilirkişi dinlenerek sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
    TMK"nun 6. maddesi ve 6100 sayılı HMK"nun 190. maddesi gereğince taraflar, iddia ettiği olguların varlığını ispat ile yükümlüdürler. Davacı vekili tarafından 27.02.2012 havale tarihli dilekçe ile tanıkların isimleri bildirildiği halde mahkemece ispat yükü kendisinde olan davacı tanıkları dinlenilmeden sonuca gidilmiştir.
    Hal böyle olunca; davacı tanıklarının adreslerine tebligat yapılarak, yöntemince duruşmaya çağırılmaları ve davacının iddiaları doğrultusunda beyanlarının alınması, bu şekilde toplanacak ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek murisin gerçek iradesinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
    Davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün bu nedenle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.