MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı dava dilekçesi ile, bağımsız bölümüne ait teras kısmında bulunan ve bütün bağımsız bölümlerin kullandığı kalorifer imbisat (havalandırma) deposundan sızan sular nedeniyle bağımsız bölümünün zarar gördüğünü, ...Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/... D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırılmasına rağmen belirlenen zararın diğer malikler tarafından giderilmediğini, bunun üzerine bağımsız bölümünü de kiraya veremediğini ileri sürerek dairesinde oluşan zarar nedeniyle ....027,00.-TL"nin, dairenin hasarlı olmasından dolayı kiraya vermediğinden dolayı kira kaybı olarak aylık 400.-TL den 9600.-TL’nin davalıdan alınarak tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davacının dava konusu imbisat deposuna ait boruların tarafından kesildiğini bu nedenle mahkum olduğunu, ceza davasının açılmasından iki sene sonra tespit işlemi yapıldığını, bağımsız bölümünde oluşan zararın imbisat deposu borusunun kesilmesi neticesinde oluştuğunu, davalılara yüklenecek herhangi bir kusur olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 29/04/2015 tarih ve 2014/18192 E. - 2015/7053 K. sayılı ilamı ile "Kat Mülkiyeti Kanununun .... maddesi gereğince ortaklaşa kullanıma tahsis edilen şeyler, ortak yer niteliğindedir. Aynı kanunun 18. maddesi gereğince de bütün bağımsız bölüm malikleri ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, birbirlerini rahatsız etmemek, birbirlerinin haklarını çiğnememek ve yönetim planına, uymakla karşılıklı yükümlüdürler. 20. madde gereğince de anagayrimenkulün bütün ortak yerlerinin bakım, koruma ve onarım giderleri ve ortak tesisten işletme giderlerine kendi arsa payları oranında katılmakla yükümlüdürler.
Somut olayda, davacının bağımsız bölümünün üstünde bulunan terasta anataşınmazın bütün bağımsız bölüm malikleri tarafından kullanılan imbisat deposunun bulunduğu, bu depodan bağlantıların davacının bağımsız bölümünden geçtiği, depo kapağının bulunduğu yerden davacının bağımsız bölümünün zarar gördüğü, dosya içerisinde bulunan ceza davasına ilişkin dosyada davacının imbisat deposunun borusunu kesmesi sebebiyle mala zarar vermekten hakkında 30/10/2009 suç tarihli dava açıldığı ve davacının mahkum olduğu, .... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/... D.İş. sayılı dosyasıyla 21/01/2011 tarihinde davacının bağımsız bölümünde oluşan zararın tespiti doğrultusunda keşif ve akabinde rapor düzenlendiği, mahkemece de bilirkişi raporu alındığı anlaşılmaktadır.
Kat Mülkiyeti Kanunu gereğince ortak tesislerden kaynaklanan zararlardan, zarar görenin kusurunun bulunmaması halinde bütün bağımsız bölüm malikleri sorumludur. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacı her ne kadar imbisat deposunun borusunu kesmekten

mala zarar vermekten mahkum olmuş ise de bağımsız bölümünde oluşan zararların bu eylemi neticesinde oluştuğuna dair herhangi bir somut tespit yoktur. Bu durumda mahkemece ceza davası dosyası dikkate alınıp davacı bağımsız bölümünde oluşan zararın nereden kaynaklandığının şüphe ve tereddüt bırakmayacak şekilde tespit edilmesi davacının kullanımı ve eyleminden kaynaklanıyor ise davanın reddine, ortak yerdeki tesisin kullanılmasından kaynaklanıyor ise zarar yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken, mahkemece salt ceza dosyasındaki mahkumiyet esas alınarak davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir." denilmek suretiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu, dava konusu bağımsız bölümde meydana gelen zararın neden kaynaklandığının belirlenmesi hususunda bilirkişiden ek rapor alındığı, bilirkişinin 15/12/2017 havale tarihli ek raporunda, boruların kesilmesinden dolayı ortaya çıkan tesisat suyunun dava konusu bağımsız bölümde zarara yol açabileceğinin belirtilildiği, davacının 06/06/2017 tarihli duruşma tutanağında imbisat borularını kestiğini beyan ettiği, dosya kapsamı ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, ortaya çıkan zarardan bina yönetimi ve kat maliklerine yüklenebilecek kusur ya da ihmalin olduğuna dair delil sunulamadığı, davacının iddiasının sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacıya yükletilmesine 18/04/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.