Cumhurbaşkanına hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3225 Esas 2018/3866 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3225
Karar No: 2018/3866
Karar Tarihi: 05.11.2018

Cumhurbaşkanına hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3225 Esas 2018/3866 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin Cumhurbaşkanına hakaret suçundan TCK'nın 299/1-2, 62, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri uyarınca mahkum edilmesine karar vermiştir. Dosyanın incelenmesi sonucunda, yargılama sürecindeki işlemlerin tamamen kanuna uygun ve delillerin de hukuki olarak toplandığı belirlenmiştir. Sanığın temyiz itirazları yerinde görülmemiştir ve temyiz davası esastan reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanabilir:
- TCK'nın 299/1-2 maddesi, bir kişinin Cumhurbaşkanına hakaret suçunu tanımlamaktadır.
- TCK'nın 62. maddesi, bir suç işleyen kişinin cezasının belirlenmesinde, o kişinin suçu işlemekteki kusurunu göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtmektedir.
- TCK'nın 50/1-a maddesi, cezanın belirlenmesinde suçun işlendiği zaman ve yer, suçun işleniş şekli gibi faktörlerin dikkate alınması gerektiğini ifade etmektedir.
- TCK'nın 52/2-4 maddeleri ise hakaret suçunda öngörülen cezanın niteliğini ve süresini belirlemektedir.

16. Ceza Dairesi 2018/3225 E. , 2018/3866 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Cumhurbaşkanına hakaret
Hüküm : TCK"nın 299/1-2, 62, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri uyarınca mahkumiyet

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriği ile temyiz sebeplerini içeren ve süresinde olduğu anlaşılan sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü itiraz nedenleri de gözetilerek yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği anlaşılmakla; sanık ile İstinaf Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 05.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.