Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1865 Esas 2016/3211 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1865
Karar No: 2016/3211
Karar Tarihi: 23.03.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1865 Esas 2016/3211 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, banka hesabında mevduat olarak bulunan paralarının, banka çalışanları tarafından farklı hesaplara aktarıldığını ve grup şirketlerine kredi olarak dağıtıldığını iddia ederek avans faiziyle birlikte 3.200 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacının iddiasını kabul ederek davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak Yargıtay, davacının tüketici konumunda olduğunu ve tüketici mahkemesinin görevli olduğunu belirttiği için mahkemenin kararını bozmuştur.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesi, tüketicinin “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade etmektedir. 3/1-l maddesi ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade etmektedir. Kanunun 73/1 maddesi ise tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara ilişkin tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu belirtmektedir.
11. Hukuk Dairesi         2016/1865 E.  ,  2016/3211 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 22/10/2015 tarih ve 2014/1496-2015/780 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı..... fer"i müdahil .... ve fer"i müdahil ... vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkilinin......... şubesinde hesap açtırdığını, banka görevlilerince tüm hesapların... hesaplara yönlendirildiğini, bu şekilde... hesapta gözüken paraların..."nin mevduat hesaplarında toplanarak buradan... grubu şirketlere kredi olarak dağıtıldığını ileri sürerek, 3.200,00 TL"nin 22.12.1999 tarihinden itibaren avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre,..."nin yöneticileri tarafından davacı ve onun durumundaki diğer ... hesabı açtıranların iradelerinin fesada uğratıldığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile 3.200,00TL" nin 22.12.1999 tarihinden itibaren avans faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı ...., feri müdahil ... ve feri müdahil... vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Dava,... hesaba yatırılan paranın istirdadı istemine ilişkindir. Dava tarihi olan 17.12.2014 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade edeceği, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı kanunun 73/1 maddesinde de; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmaya tüketici
    mahkemelerinin görevli olduğu hüküm altına alınmıştır. Buna göre, mahkemece, tüketici konumundaki davacı tarafından açılan işbu davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle HMK 114/c maddesi delaletiyle HMK 115/2 maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın esası hakkında kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma sebep ve şekline göre, davalı...., feri müdahil.... ve feri müdahil... vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın resen BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı .... fer"i müdahil.... ve fer"i müdahil ..."dan harç alınmasına yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 23/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


































    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.