MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife 11/06/2009 tarihinde üye olduğunu, olduğu tarihten sonra üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, daha sonra 19/01/2011 tarihinde kooperatif üyeliğinden ayrılmak istediğini, kooperatifin de davacının bu talebini kabul ederek üyeliğine son verilmesine ilişkin 05/02/2011 tarihli yönetim kurulu kararı aldığını, kooperatifin davacının ödediği aidatların iadesi için 3 yıllık süre belirlediğini ancak 3 yıllık süre dolmasına rağmen herhangi bir iade yapmadığını ileri sürerek; davacının kooperatife yaptığı ödemeye karşılık 10.000,00 TL nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafça talep edilen alacağın muaccel olmadığını, ayrıca davacının talep ettiği alacaktan genel gider payının düşülmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin 26/06/2011 tarihinde yapılan 2010 yılı genel kurul toplantısında istifa eden ve ihraç edilen üyelere yapılacak ödemelerin 3 yıl ertelenmesine oy birliği ile karar verildiği, gerekçe olarak da kooperatifin ekonomik durumunun bozuk olduğu, borçlarının çok olmasının gösterildiği, kooperatifin 2010 yılında ortak sayısı 48 iken, 2012 yılında ortak sayısının 20"ye düştüğü, 2011 yılı genel kurul tutanağı gönderilmediğinden bu yıla ilişkin ortak sayısının tespit edilememekle birlikte 2 yıl içerisinde üye sayısının yarıdan daha fazla azaldığı, bu nedenle alınan erteleme kararının yerinde olduğu, 26.06.2011 tarihinde yapılan genel kurul toplantı tarihinden itibaren 3 yıllık süre dolmadan dava 06.03.2014 tarihinde açılmış olmakla davanın erteleme süresi dolmadan açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 16.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.