Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4772
Karar No: 2019/7143
Karar Tarihi: 24.06.2019

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/4772 Esas 2019/7143 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2019/4772 E.  ,  2019/7143 K.

    "İçtihat Metni"

    Dolandırıcılık suçundan sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 157/1(iki kez) maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay hapis (iki kez) ve 3.000,00 Türk lirası (iki kez) adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Ankara (Kapatılan) 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/05/2008 tarihli ve 2006/797 esas, 2008/381 sayılı kararının Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 17/09/2013 tarihli ve 2013/16947 esas, 2013/13451 karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, anılan kararın infazı sırasında, 02/12/2016 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde infaza konu ilâmdaki suçun uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle hükümlünün hukukî durumunun yeniden değerlendirilerek, infazın durdurulup durdurulmayacağına dair bir karar verilmesi yönündeki Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talebinin kabulüne ilişkin anılan Mahkemenin 16/12/2016 tarihli ve 2006/797 esas, 2008/381 sayılı ek kararını müteakip, uzlaşma sağlanamaması sebebiyle infazın devamına dair Ankara (Kapatılan) 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/06/2017 tarihli ve 2006/797 esas, 2008/381 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 30/11/2018 tarihli ve 2018/1371 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/05/2019 gün ve 94660652-105-06-6344-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27/05/2019 gün ve 2019/52927 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Mahkemesince, uzlaşma sağlanamadığına dair düzenlenen rapor nazara alınarak anılan cezanın aynen infazına karar verilmiş ise de;
    02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin 6. fıkrasında yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır." şeklindeki,
    Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 7/12. maddesinde yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye, sanığa veya kanunî temsilcisine ulaşılamaması hâlinde soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili uzlaştırma yoluna gidilmez." şeklindeki, aynı Yönetmeliğin 29/7. maddesinde yer alan, "Uzlaşma teklifinde bulunmak için çağrı; telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle de yapılabilir. Ancak, bu çağrı uzlaşma teklifi anlamına gelmez." şeklindeki, anılan Yönetmeliğin 29/6. maddesinde yer alan, "uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır." şeklindeki, bahsi geçen Yönetmeliğin 29/5. maddesinde yer alan, "Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifini büro aracılığıyla açıklamalı tebligat, istinabe veya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yoluyla da yapabilir." şeklindeki,
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/1. maddesinde yer alan, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır." şeklindeki, aynı Kanun"un 21/1-2. maddesinde yer alan, " Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." şeklindeki düzenlemeler hep birlikte değerlendirildiğinde;
    Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da muhatabına ulaşamaması durumunda öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebliğ yapması, tebligatın iade gelmesi durumunda bu defa muhatabın mernis adresinin tespitini yaparak, mernis adresi ile bilinen en son adresin aynı olduğunun anlaşılması halinde 7201 sayılı Kanun"un 21/2. maddesi gereğince işlem yapılması, mernis adresinin farklı bir adres olduğunun anlaşılması durumunda ise mernis adresine aynı Kanun"un 10/1. maddesi gereğince tebligat yapılması gerektiği;
    Somut olayda uzlaştırmacı tarafından sanığa teklif için çağrı yapıldığına dair dosya içeriğinden bilgiye rastlanmadığı, mağdurlara çağrı yapmak amacıyla PTT marifeti ile adreslerine davetname gönderildiği, mağdurlardan ...’in bilinen adresi olan "..." adresine çıkarılan tebligatın muhatabın adresten ayrılması nedeniyle iade edildiği; diğer mağdur ...’ın bilinen adresine tebligat yapılmasına rağmen uzlaşma teklifine yanıt vermediği gerekçesiyle uzlaşma sağlanamadığı yönünde rapor düzenlenmiş ise de; sanığa uzlaşma için davetname gönderilmediği, mağdur ..."e gönderilen ve iade edilen davetiye yönünden iade gelmesi üzerine yukarıda detaylıca açıklandığı üzere bürodan bilinen son adresine uzlaştırma teklifinin gönderilmesini talep etmesi ve büronun da açıklandığı şekilde tebliğ yapması gerekirken, usulüne uygun uzlaşma teklifi yapılmadığı gözetilmeden itirazın, yazılı şekilde reddine verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Uzlaştırma yönetmeliğinin 7. maddesinin 12. bendinde yer alan “Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye, sanığa veya kanunî temsilcisine ulaşılamaması hâlinde soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili uzlaştırma yoluna gidilmez” hükmü gereğince, mağdurlardan ...’in yeni adresinin araştırılmasına gerek bulunmaması ayrıca Uzlaştırma yönetmeliğinin 30. maddesinde yer alan " Uzlaşma Teklifinde bulunulanlardan herhangi biri üç gün içinde teklifi yapan uzlaştırmacıya kararını bildirmediği takdirde, uzlaştırma teklifi reddedilmiş sayılır. Bu durumda, Kanunun 255. maddesi hükmü saklı kalmak üzere, ayrıca diğerlerine uzlaşma teklifinde bulunulmaz." hükmü gereğince mağdur ...’ın bilinen adresine tebligat yapılmasına rağmen uzlaşma teklifine yanıt vermemesi nedeniyle uzlaştırma teklifini reddetmiş sayılması karşısında, itirazın reddi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 30/11/2018 tarihli ve 2018/1371 değişik iş sayılı kararına yönelik yapılan kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 24/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi