Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/3525
Karar No: 2010/4916
Karar Tarihi: 19.10.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/3525 Esas 2010/4916 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/3525 E.  ,  2010/4916 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali, Tescil, Elatmanın Önlenmesi ve Kal

    Davacılar-karşı davalılar ... ve ... ile davalılar-karşı davacılar ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali, tescil, elatmanın önlenmesi ve kal davasının reddine dair Ankara 5.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 01.12.2009 gün ve 412/365 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacılar-karşı davalılar vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 19.10.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacılar-karşı davalılar vekili Avukat ... ve karşı taraftan davalılar-karşı davacılar vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek, dosya incelendi gereği düşünüldü:
    KARAR

    Davacılar ... ve ... vekili dava dilekçesinde; Çankaya 313 pafta 1966 ada, 21 ve 22 parsel sayılı taşınmazların imar görerek 25694 ada 1 ila 12, 25695 ada 1 ila 6 parsel olarak tescil edildiğini, yeniden imar görerek 1-5 parsel olarak tespit ve tescilinin yapıldığını, taşınmazın davalının murisi Hilmi Yüksel adına kayıtlı olduğunu, intikal görmediğini, kayıt maliki Hilmi’nin 1956 yılında vefat ettiğini, tek mirasçısının davalı ... olduğunu, Haziran 2000 yılına kadar tapunun intikal görmediğini, sözü edilen taşınmazın 400 m2’lik kısmının 1969 yılından itibaren ...adlı şahıs tarafından kullanıldığını, vekil edenlerinden ...’ın bu taşınmazı 01.10.1984 tarihinde satın aldığını, 337 m2’lik kısmına 1972 yılında gecekondu yapmak suretiyle kullandığını, vekil edeni ...’ın ise...’ın mirasçısı olarak taşınmazın bir bölümünde zilyetliğini sürdürdüğünü, Hilmi Yüksel’in ölüm tarihi itibariyle mülkiyet haklarının doğduğunu, zilyetliklerinin aralıksız, çekişmesiz ve malik sıfatıyla 20 yılı aşkın bulunduğunu açıklayarak 21 sayılı parselin 400 m2’lik bölümünün vekil edeni ..., 377 m2’lik kısmının ise diğer vekil edeni ... adına TKM. nin 639. maddesi gereğince tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar-karşı davacılar ..., ..., ... ve ... vekilleri, söz konusu taşınmazlarda vekil edeni ... dışında paydaşlar mevcut olduğunu, onların davaya dahil edilmesi gerektiğini, davacıların dava konusu taşınmaz
    üzerinde zilyetliklerinin bulunmadığını, davacılara ait gecekonduların 102 sokak olarak gözüken yolda kaldığını, vekil edeni ...’in babasının 1956 yılında öldüğünü, TKM. nin 639/2. maddesinde açıklanan unsurların gerçekleşmediğini… açıklayarak asıl davanın reddine, karşı dava olarak müdahalenin önlenmesi ve kal davasının kabulüne karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, TMK.nun 713/2. fıkrasında öngörülen maliki 20 yıl önce ölmüş bulunan hukuki sebep nedeniyle tapu kaydının hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle tapu iptali ve tescil davasının davacı ... bakımından dava koşulundan reddine, davacı ...’e karşı açılan davanın ise daha önce verilen ret kararının kesinleşmesi nedeniyle hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalılar-karşı davacıların açtıkları dava bakımından men’i müdahale davasının kabulüne, kal isteğinin esastan reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar-karşı davalılar ... ve ... vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Dava, TMK.nun 713/2.fıkrasında yer alan maliki 20 yıl önce ölmüş bulunan ve bu nedenle tapu kütüğünün hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle açılan tapu iptali ve tescil ile müdahalenin önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir.
    Yerel mahkemenin 10.12.2001 gün ve 2001/850 Esas, 2005/128 Karar sayılı kararının temyiz edilmesi üzerine Dairenin 24.01.2006 gün ve 2005/6950 Esas, 2006/278 Karar sayılı ilamıyla; davacı ... tarafından açılan davanın reddine ilişkin hükmün onanmasına, davalılar-karşı davacılar ... ve arkadaşlarının temyizi üzerine davacılar-karşı davalılar ... tarafından açılan dava bakımından eksik araştırma ve inceleme nedeniyle bozma sevkedilmiştir. Davacı-karşı davalı ... tarafından açılan tapu iptali ve tescil davası retle sonuçlanmış ve temyiz üzerine Dairece hüküm onanmıştır. Karar düzeltme isteği de, Dairenin 25.09.2006 gün 2006/4953 Esas ve 2006/5585 Karar sayılı ilamıyla reddedilmiştir. Yerel mahkemenin son hükmüyle davacı ... tarafından açılan davanın reddine ilişkin hükmün Dairece onandığı ve karar düzeltme isteğinin reddedildiği, bu nedenle Ahmet’e ilişkin hükmün kesinleştiği gerekçesiyle yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Görüldüğü gibi, ... yönünden gerçekten hükmün Dairece onanması ve karar düzeltme isteğinin reddedilmesiyle kesinleşmiştir. Davacı ... vekilinin bu bakımdan hükmü temyiz etmesinde hukuki bir yararı bulunmadığından temyiz isteğinin bu nedenle REDDİNE,
    Davacı-karşı davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince: Dairenin yukarıda tarih ve sayısı verilen bozma ilamıyla ...’ın açtığı dava bakımından dava koşulundan bozma sevk edildiği anlaşılmıştır. Davacı-karşı davalı ... vekili, Hilmi Yüksel adına tapuda kayıtlı bulunan 1966 ada 21 sayılı parsel üzerinde bulunan gecekondunun zemini bakımından tapu kütüğünün hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Dosya arasında bulunan Hilmi Yüksel’e ait Ankara 9.Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 24.10.2000 tarih ve 2000/259 Esas, 2000/358 Karar sayılı veraset belgesine göre kayıt maliki ...’in 13.12.1956 tarihinde öldüğü ve tek mirasçısının oğlu davalı-karşı davacı ... olduğu saptanmıştır. Dosya arasında bulunan Çankaya 5.Bölge Tapu Sicil Müdürlüğünün 22.11.2002 gün ve 2225 sayılı karşılık yazılarına göre, uyuşmazlık konusu 1966 ada 21 sayılı parsel 23.03.1998 tarihinde yapılan imar uygulaması sonucu 25694 ada 1 ila 12, 25695 ada 1 ila 6, 27804 ada 1 ila 5 sayılı parsellere gittiği, kayıt malikinin Hilmi Yüksel olduğu görülmüştür. Davacı-karşı davalı ...’ın gecekondusunun 27804 ada 1 sayılı parsel üzerinde yer aldığı ve uyuşmazlık konusu olan parselin 1 nolu parsel olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerle sabittir.
    Bozma ilamından da anlaşıldığı üzere kural olarak, esasen gecekondunun sahibi davacı-karşı davalıların babası Halil Kılınç olup, 17.10.1978 tarihinde ölmüştür. Ölüm
    tarihine göre Halil Kılınç’ın terekesi elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabidir. Dava da bir tasarrufi işlem olduğundan TMK.nun 701 ve 702.maddeleri gereğince tüm mirasçıların katılımıyla (oybirliğiyle) üçüncü kişilere karşı davanın açılması gerekir. O halde terekeye dahil bir taşınmaz için kural olarak, bir veya birkaç mirasçının tek başına üçüncü kişilere karşı dava açma sıfat ve yetkisi bulunmamaktadır. Ne var ki, davayı açan mirasçı terekeye dahil bir taşınmazın muris tarafından kendisine bağışlandığını veya satıldığını veyahut paylaşım sonucu kendisine düştüğünü ya da kendisi dışında diğer mirasçıların paylarını herhangi bir şekilde devraldığını kanıtladığı takdirde bu durumda üçüncü kişilere karşı dava açma olanağı bulunmaktadır. Halil Kılınç’ın dosya arasında yer alan Yozgat Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 05.10.1989 tarih 1989/438 Esas, 1989/594 Karar sayılı veraset belgesine göre mirasçıları eşi Elif Kılınç, çocukları Haydar, Ayşe, Aşır, Fatma, Yeter, İbrahim, Çelebi Kılınç ile İlker Türker, torunları Hasibe, Aytun ve Aysun oldukları saptanmıştır. Dosya arasında bulunan Çankaya Belediye Başkanlığının 16.02.2001 tarih ve 1056 sayılı yazıları ekinde yer alan ve itiraza uğramayan belge ve vekaletname fotokopilerine göre; mirasçılardan Elif (Elife), İlker, Aytun, Hasibe, Aşır, Ayşe, Fatma, Aysun ve Yeter’in miras paylarını davacı-karşı davalı ...’a devrettikleri belirlenmiştir. Mirasçılardan Haydar birçok mirasçının vekaletnamesini alarak kendi miras payıyla birlikte vekalet verenlerin miras paylarını İbrahim’e devrettiği dosya kapsamıyla belirlenmiştir. 15.05.2003 günlü yargılama oturumunda dinlenen mirasçı ve tanık Haydar Kılınç bunu açıkça vurgulamaktadır. Saptanan bu somut ve hukuki olgular karşısında Halil Kılınç mirasçılarının TMK.nun 677. maddesi gereğince miras paylarını diğer mirasçı ...’a devrettikleri anlaşıldığına göre, bu hukuksal durum davacı ... yararına geçerli bir hukuki sonuç doğurmaktadır. Belirlenen bu durum karşısında artık dava dışı kalan tüm mirasçıların davaya davacı safında katılmalarının sağlanmasına, açılan davaya karşı olurlarının alınmasına ya da terekeye temsilci atanmak suretiyle davanın yürütülmesine gerek bulunmamaktadır. Somut olayda böyle bir olgu söz konusudur. Dairece, miras payının devrine ilişkin belgeler gözden kaçırılarak yazılı şekilde bozma sevk edildiği düşünülmektedir.
    Şu halde, mahkemece yapılacak iş; iddia ve savunma çerçevesinde toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek TMK.nun 713/2.maddesinde yazılı ölüm nedeniyle tapu kütüğünün hukuki değerini yitirip yitirmediği, aynı kanunun 713/1 ve 2. fıkrasındaki koşulların davacı ... yararına gerçekleşip gerçekleşmediğini araştırmak ve sonucuna göre bir karar vermekten ibaret olacaktır. Mahkemece, İbrahim Kılınç tarafından açılan davanın dava koşulundan reddine karar verilmiş olup, işin esası bakımından bir değerlendirmenin de yapılmadığı anlaşılmıştır.
    Davacı-karşı davalı ... vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan yerel mahkeme hükmünün davacı-karşı davalı ... yönünden açıklanan nedenlerle ve HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 19.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi