Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2063
Karar No: 2015/11290
Karar Tarihi: 21.12.2015

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/2063 Esas 2015/11290 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı şirket ile davalı defterdarlık arasında üç yıllık kira sözleşmesi yapılmıştır. Kiralananın depolama sahası olarak kullanılamayacağı belirtilen sözleşme, çelişkili bir kira mülkiyeti durumunu yansıtmaktadır. Belediye, kiralananda beton santrali ve depolama sahası olarak kullanılmak üzere yapı ruhsatı talebinde bulunulmasına rağmen, sabit tesis yapılmasının mümkün olmadığı şeklinde belirtmiştir. Bilirkişi raporu, taşınmazın imar uygulama durumunun kesinlik kazandığı ve tasdik gördüğü için kiralam işlemi eksik belge halinde gerçekleştirilmiş olduğunu belirtmiştir. Mahkeme, sözleşmenin geriye etkili olarak feshedilebileceği bildirilen bu rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalının beyanlarına uygun olarak, davacının kirayı ödememesi sonrasında sözleşmenin basiretli tacir gibi davranmakla yükümlü olan davacı tarafından feshedilmediği anlaşılmıştır. Bu nedenle, mahkemenin kararı bozulmuştur. Kararda, 6100 sayılı HMK'ya eklenen geçici 3.madde hükmü ile HUMK'nın 428.maddesi uyarınca hükümün bozulması kararlaştırılmıştır.
6. Hukuk Dairesi         2015/2063 E.  ,  2015/11290 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : İstanbul 10. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/11/2014
NUMARASI : 2013/151-2014/586

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı sözleşmenin feshi ve alacak davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira sözleşmesinin feshi ile ilk üç ay ödenen kira bedeli olan 28.000 TL ile 6.720 TL kesin teminatın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı şirket ile davalı defterdarlık arasında 23.02.2011 tarihinde, üç yıl süreli kira sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre kiranın yer tesliminden itibaren başlayacağını, yer tesliminin 12.10.2011 tarihinde yapıldığını, davacının burayı inşaat işleri ile uğraştığından depolama sahası olarak kullanacağını ancak ruhsat için belediyeye başvurduğunda belediye tarafından kiralananın 15.02.2010 tasdik tarihli 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planında 18. madde uygulama alanında kalmakta olduğunun, kısmen Belediye Hizmet Alanı, kısmen Park, kısmen Sosyal Kültürel Tesis Alanı, kısmen Meslek ve Teknik Lise Alanı, kısmen de Ticaret Alanı olarak planlandığını, söz konusu parselin kadastral parsel olup imar parseli olmadığından ve imar planında belirlenen sosyal ve teknik altyapı alanları ile kentsel yeşil alanlar kamu eline geçmeden uygulama yapılamayacağının, ayrıca l/l000 ölçekli Uygulama İmar Planı ve plan notlarında ticaret alanlarında depolama sahası yapılamayacağının belirtildiğini, bunun üzerine 27.04.2012 tarihinde yazılı olarak kiraya verene başvurduğunu, sorunun giderilemediğini, bundan ayrı belediyenin 21.05.2012 tarihinde yazı göndererek parsel üzerinde bulunan mobo ve iş makinesinin kaldırılmasını istediğini, davacının 30.11.2012 de davalıya ihtar çektiğini, tebliğden itibaren sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iade edilmesini istediklerini, telepleri yerine gelmezse sözleşmeyi kendilerinin feshedeceklerini ihtar ettiklerini belirterek taraflar arasındaki kira sözleşmesinin sözleşmenin başlangıcından itibaren feshine ve ödenen 28.000 TL kira bedeli ile 6.720 TL kesin teminat olmak üzere toplam 34.720 TL nin iadesi isteminde bulunmuştur. Davalı, davacının ilk üç ay dışında kira bedeli ödemediğini, taşınmazı da teslim etmediğini, sözleşmede taşınmazın ticari alan olarak kiralandığının açıkça yazılı olduğunu, davalının belediyeyle yaşadığı problemin kira ödememesine neden olamayacağını, davacının basiretli tacir gibi hareket etmesi gerektiğini, davacının kira bedellerini ödememesinden dolayı 18.12.2012 de ihtar göndererek sözleşmeyi kendilerinin feshettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporunda ihale tarihinden yaklaşık bir yıl önce taşınmazın imar uygulama durumunun kesinlik kazandığı ve tasdik gördüğü bu nedenle idarenin kira ihalesini eksik belge halinde gerçekleştirdiği, davacı kiracı tarafın her hangi bir kusurunun olmadığı sözleşmenin geriye etkili olarak feshedilebileceği bildirilmiş, mahkemece rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında 12.10.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık kiralananın ne şekilde kullanılacağı noktasındadır. Sözleşmede 37.802 m2 lik 1363 parselin 21.000 m2 si ticari amaçla kullanılmak üzere davacıya kiralanmış, kiralama amacına uygun şekilde davacıya teslim edilmiştir. Sözleşmede kiralananın depolama sahası olarak kullanılacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı gibi bilirkişi raporunun aksine şartnamede taşınmazın imar durumu 1/1000 ölçekli uygulama imar planında ticari alanda kalmaktadır şeklinde belirtilmiştir. Davacı basiretli tacir gibi davranmakla yükümlüdür. Ayrıca belediyenin davacıya yazdığı 09.03.2012 tarihli cevabi yazıda davacı kiracının 29.02.2012 tarihinde belediyeye başvururak kiralananda beton santrali ve depolama sahası olarak kullanılmak üzere yapı ruhsatı talebinde bulunduğu anlaşılmakta ise de yine sözleşmenin 5. maddesinde "" Kiraya verilecek taşınmazlar üzerinde sabit tesis yapılamayacağı ancak kiralama süresi sonunda kaldırılmak ve kiralama amacına uygun olmak kaydıyla takılıp sökülebilir malzemelerle kapalı alan oluşturulabileceği "" yazılıdır. Tüm bu nedenlerle davacının feshi haksız olup kira bedelini ödemekle yükümlüdür. Öte yandan davacının sözleşmenin başladığı 12.10.2011 tarihinden itibaren belediye tarafından iş makinelerinin kaldırılmasının istendiği 21.05.2012 tarihli yazıya kadar kiralananı kullanamadığına yada buraya malzeme koyamadığına ilişkin bir delilde dosya içerisinde bulunmamaktadır. Kaldı ki bu tarihten sonra da davacı tarafından 30.11.2012 tarihine kadar sözleşme feshedilmemiş, kiralanan davalı kiraya verene de teslim edilmemiştir. O halde davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi